Egoist okur

BİZ MEKTUP YAZARDIK: Bir dönemin mektupları…

Bedri Rahmi’nin hem kendi yakınları hem de yakın tarihimizin önde gelen sanatçıları, siyasetçileri ve iş adamlarıyla mektuplaşmalarından oluşan “Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Çağdaşlarından Mektuplar – Biz Mektup Yazardık” 20 Haziran’a kadar gezilebilecek. Sergide yakın tarihimize ayna tutan bu mektupların yanı sıra sanatçının eserlerinden seçmeler de yer alıyor. Bir dönem sanatçıların çektiği maddi sıkıntılara da şahit oluyoruz bu mektuplar aracılığıyla, siyasi tarihimizin çalkantılarına da. Bedri Rahmi’nin hayatındaki en önemli insan olan eşi Eren Eyüboğlu’yla yazışmalarını okurken aşkın gücünü hissediyoruz. Araya sanatçının kırık bir aşk hikâyesi yaşadığı Mari Gerekmezyan’ya ilişkisine dair belgeler de giriyor.

Kendi adıma sergiyi gezerken Bedri Rahmi Eyüboğlu’nu daha yakından tanıyabildiğim için kendimi şanslı hissettim. Ayrıca Yahya Kemal’den Tanpınar’a, Nazım Hikmet’ten Orhan Veli’ye, Fikret Muallâ’dan Âşık Veysel’e, Tosun Bayrak’tan Erol Akyavaş’a birçok önemli sanatçıyla da bir bakıma selamlaştık…

Fakat en güzeli neydi biliyor musunuz; mektup yazmanın ne kadar güzel bir şey olduğunu hatırladık. Serginin oluşumunda büyük katkısı bulunan Hughette Eyüboğlu’nun da istediği bence buydu. (Kanadalı Hughette Hanım, Bedri Rahmi’nin gelini. Bedri Rahmi’nin oğlu yazma ustası Mehmet’in önce mektup arkadaşı yıllar sonra da hayat arkadaşı olmuş. Evlenme teklifini bile mektupla almış. Ama bunun ne kadar romantik bir teklif olduğunu tam olarak anlayabilmeniz için, mektubun içinden bir yüzük çıktığını hatırlatmalıyım.) Her neyse, sergiyi gezip bitirenleri eski tip bir çalışma masası bekliyor. Dileyenler, oraya oturup sanatçının desenleriyle hazırlanmış kâğıtlarla zarfları kullanarak sevdiklerine mektup yazabiliyordu. Sırf bunun için bile gidilir bence.

Not: Giderseniz oradaki kâğıtlardan birini kullanarak bana bir mektup atmayı unutmayın : )

Kırık bir aşk hikayesi: Bedri Rahmi ve Mari Gerekmezyan

Sergide yer alan parçalardan birkaçı. Solda Bedri Rahmi ve eşi Eren Eyüboğlu’nu gençlik yıllarında görüyoruz.

Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Çağdaşlarından Mektuplar

Biz Mektup Yazardık

Elimize kalemi kâğıdı alıp sevdiklerimize, kızdıklarımıza, kalbimizi kıranlara, sevgilimize, arkadaşlarımıza veya ne bileyim sadece uzakta yaşayan ama iletişimde olmayı istediğimiz kişilere mektup yazmayı, kartpostal göndermeyi çoktan bıraktık. Telefonda konuşmak, görüntü bakımından şahsilikten tamamen yoksun e-postalar veya SMS mesajları atmak bize yetiyor.

Geçen hafta İş Sanat Kibele Galerisi’nde açılan “Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Çağdaşlarından Mektuplar – Biz Mektup Yazardık” sergisini gezerken duyguları, düşünceleri el yazısıyla ifade etmenin ne şahane bir şey olduğunu yeniden hatırladım. Zaten Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun mektupları söz konusu olduğunda işin içine sadece kâğıt kalem değil, fırça ve boyalar da giriyordu ve bu, harikulâdeydi…

biz mektup yazardik bedri rahmi kibele egoist okur 3

Ona gelen yahut onun gönderdiği yüzlerce mektup arasından seçilerek sergiye alınan mektuplar, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun 64 yıllık hayatına sığdırdığı her şeyi; aşklarını, sevinçlerini, hüzünlerini, kırgınlıklarını, özlemlerini, dostluklarını, en önemlisi sanat tutkusunu, zihninin her daim resimle ve şiirle meşgul olmasını olanca canlılığıyla bugüne taşıyor. Eyüboğlu’nun hem yazısından kâğıda hem de sanatından tuvale yansıyan naifliği, coşkusu mektuplarında da kendini gösteriyor. Zarif el yazısıyla kaleme aldığı ve tablolarındaki gibi narlar, dutlar, ayvalar, antik uygarlıklardan miras kalmış şekiller, kanlı canlı kırmızı ve mavilerle süslediği bu mektuplar aracılığıyla büyük sanatçının iç dünyasına giriyor; onun Güzel Sanatlar Akademisi’nde başlayıp Paris’te süren eğitim macerasını, öğretmenlik yıllarını, resim tutkusunun peşinden gittiği Anadolu’da yaptığı birbirinden verimli seyahatleri öğreniyor, yakın tarihimize içeriden; sanatçıların, siyasetçilerin ve iş adamlarının gözüyle, kalemiyle şahitlik ediyoruz.

biz mektup yazardik bedri rahmi kibele egoist okur 4

Bedri Rahmi’nin Aşık Veysel’e bir ses kayıt cihazı alınabilsin diye hazırlayıp satışa çıkardığı kartpostal. O dönem sanatçıların yaşadığı maddi zorluklara bir misal.

Sanat tarihimizde Bedri Rahmi Eyüboğlu gibi bir isme çok da sık rastlamadığımızı söyleyen Rûken Kızıler haklı bence; Eyüboğlu hakikaten benzersiz bir figür: Sadece ressam ve şair değil, aynı zamanda heykeltıraş, öğretmen, yazar… Ayrıca mozaik, seramik, vitray ve yazma sanatçısı. Nâzım Hikmet’ten Ahmet Hamdi Tanpınar’a Fikret Muallâ, Âşık Veysel, Adalet Cimcoz, Orhan Veli Kanık, Necip Fazıl Kısakürek, İbrahim Çallı, Andre Lhoté, Fahrünisa Zeid, Abidin Dino, Reşat Nuri Güntekin, Cemal Tollu, Nurullah Berk ve Arif Kaptan’a kadar hemen her sanat dalından çok çok önemli isimlerle mektuplaştığını düşünürsek, Eyüboğlu’nun yazışmaları da bu zengin yelpazeye yakışır çeşitlilikte. Her biri tarihi belge niteliğindeki ve çoğu zaman olağanüstü bir açık sözlülükle yazılmış bu mektuplaşmalarında hangi dalda üretirse üretsin sanatçılar arasında o dönem kurulabilmiş kuvvetli bağlara tanık oluyor, yaşadıkları ekonomik sıkıntılara dair fikir ediniyor, bütün bu zor koşullara rağmen umutlarını yitirmemelerine ve ideallerini gerçekleştirebilmelerine hayranlık duyuyoruz.

biz mektup yazardik bedri rahmi kibele egoist okur 1

20 Haziran’a kadar sürecek

Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından uzun soluklu ve titiz bir çalışmayla hayata geçirilen “Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Çağdaşlarından Mektuplar – Biz Mektup Yazardık” kitabı vesilesiyle ortaya çıkan sergi, 20 Haziran 2015’e kadar İş Sanat Kibele Galerisi’nde ziyaret edilebilecek. Sergiye giderlere tavsiyem, sanatçının gelini olan Hughette Eyüboğlu’nun hazırladığı, editörlüğünü ise Rûken Kızıler’in üstlendiği kitabı da edinmeleri. Çünkü sergide olan her şey bu kitapta var. Ayrıca mekan yetmediği için kullanılamayan fotoğraf, mektup ve belgelere de yer verilmiş. Serginin ve kitabın tasarımını Emre Senan üstlenmiş.

Kibele Sanat Galerisi
İş Kuleleri
Tel: (212) 316 15 80

Sergi, pazar ve pazartesi günleri hariç her gün 10.00-19.00 saatleri arasında gezilebilir.

biz mektup yazardik bedri rahmi kibele egoistokur 2

Bedri Rahmi Eyüboğlu (1911-1971)

Sanatın çok farklı dallarında ürün vermiş Bedri Rahmi Eyüboğlu 1911’de, Görele Kaymakamı Mehmet Rahmi Bey ve Lütfiye Hanım’ın ikinci çocuğu olarak Trabzon’da doğmuş. Yeteneği lise yıllarında, resim öğretmeni Zeki Kocamemi tarafından keşfedilmiş. Yine bu dönemde edebiyata da merak salmış ve ilk şiirlerini yazmaya başlamış. 1929’da İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’ne girerek, Nazmi Ziya ve İbrahim Çallı gibi büyük ressamların öğrencisi olma şansına erişmiş. Ahmet Hâşim’den de estetik ve mitoloji dersleri alıyormuş. 1930’larda Fransa’ya gitmiş, Dijon ve Lyon’da bir yandan çalışarak Fransızcasını geliştirirken, bir yandan da Gauguin, El Greco, Cezanne gibi beğendiği ressamların eserlerini kopya eder. Ernestine Letoni’yle de orada tanışır. (Romen Ernestine, hayatını şekillendiren ve evlenmeleriyle birlikte ismini değiştiren Eren Eyüboğlu’dan başkası değildir aslında.) 1940’larda kalbine “kara saplı bir bıçak” gibi saplanan Mari Gerekmezyan girer hayatına. Bedri Rahmi Eyüboğlu 1975’teki ölümüne kadar geçen çeyrek asrı, aşkla, resimle, edebiyatla, dostlarıyla, dönemin önde gelen kültür ve düşünce insanlarıyla bir arada grir.

Gülenay Börekçi

Subscribe
Notify of

2 Comments
oldest
newest most voted
Inline Feedbacks
View all comments
Hughette Eyuboglu
8 years ago

Bedri Rahminin ölüm tarihi 21 eylül 1975

Cerrahpaşa Cerrahi bölümü