Egoist okur

Nobel meselesi: “Edebiyatın geleceğinden endişeliyim”

Kendisi bile şaşırdı dedik ya… Peki Patrick Modiano‘ya Nobel hakikaten niçin verildi? Çünkü iyi edebiyatçı. Zamanın trendlerine uyarak bozulmamış. Eski bir geleneği devam ettiriyor ve daha fazla kazanmak için yazmıyor… Hâlâ yetmediğini düşünenler için, aşağıdaki yazı bir ipucu olabilir… Akademi üyelerinden Horace Engdahl‘ın daha birkaç gün önce Fransız la Croix Gazetesine verdiği röportajı hatırlayalım.

Patrick Modiano’nun kitapları depoda çürüyormuş

Patrick Modiano ve Françoise Hardy’den pop şarkıları

“Çok satan yazarlar bağımsız değil”

Horace Engdahl özetle, çok satmaya odaklı yeni yayıncılık trendlerinin karşısında olduğunu, bilhassa New York’ta artık her köşe başında rastlanan yaratıcı yazarlık kurslarının bile edebiyatı öldürdüğünü söylemişti. Nobel Edebiyat Ödülü, Amerikan kültür hegemonyasına bir karşı duruş olarak önemsenmeliydi. Engdahl’a göre, yazarlık uğraşının profesyonel bir mesleğe dönüşmesi edebiyatı bozan şeylerin başında geliyordu.

Şöyle devam ediyordu sonra: “İnsanın yazdığı kitaplardan para kazanmasının baştan çıkarıcı bir şey olduğunu anlayabiliyorum ama bunun yazarı toplumdan kopardığını, özel kurumlar ya da devletle sağlıksız bir ilişkiye soktuğunu da düşünüyorum. Eskiden Samuel Beckett ve başka birçokları gibi hayatını taksi şoförlüğü, sekreterlik, garsonluk, ofis memurluğu yaparak kazanan yazarlar vardı. Maddi zorluklar çekseler de bu durum onları yazar olarak bağımsız kılıyordu. Çok para kazansalar da birçok Amerikalı yazar aslında bağımsız değil. Umudum, Asya ve Afrika’dan çıkan ve keşfetmeyi heyecan verici bulduğumuz yazarlar da bu anlamda Batılılaşarak asimile olmazlar.”

“Edebiyatın geleceğinden endişeliyim”

“Pazarın talepleri yüzünden edebiyatın geleceğinden endişeliyim. Mutlaka bunun karşısında duracak başka alanlar yaratılmalı. Duyguları ve deneyimleri aktarmanın yolunu bilen korunmuş ve güçlü bir edebiyata ihtiyacımız var. Mesela hırçın ve öfkeli olduğu söylenen birçok yapıtın hırçınlığı ve öfkesi uydurma, daha doğrusu stratejik. Bu, eleştiriyi de zayıflatıyor. Her yayınlanan yeni yapıt hakkında aynı şeyler yazılıyor, bu koşullarda edebiyat eleştirisinin yoksullaşmasından doğal ne olabilir? Bu başlangıçta bir devrimdi belki ama iyi edebiyatı marjinalleştirdi. Eskiden edebiyat dünyası dağlardan ve düzlüklerden oluşuyordu; bugünse geriye her adanın ayrı bir janrı temsil ettiği ve merkezi olmayan, hiyararşiden yoksun bir adalar grubu kaldı sadece.”

Gülenay Börekçi

Subscribe
Notify of

3 Comments
oldest
newest most voted
Inline Feedbacks
View all comments
ada
9 years ago

Siz de hem pazar talepleri tarafından yozlaştırılan çok satar edebiyatçılığı eleştirir ya da bu konuda önemli yazılar çevirirsiniz hem de kalitesiz yerli çok satar yazarların reklamını yapar, niteliksiz edebiyatçıları över de översiniz.

Ercan Berberoğlu
9 years ago

İyi yazarların mutlaka fakir olması gerekmez. Bazı çevrelerde Elif Şafak ve Orhan Pamuk alerjisi var.