Egoist okur

ŞEYTAN ETKİSİ: Başka yere bakma, kötülük burada, seninle!

Bir deney için bir grup sıradan insan, üniversitenin bodrumunda yaratılan cezaevi simülasyonunda mahkum ve gardiyan olarak ikiye ayrılır. Ve çok geçmeden kendilerini rollerine öyle kaptırırlar ki “mahkum” olanlar firar etmenin yollarını aramaya, “gardiyan” olanlarsa sükûneti sağlamak adına şiddete başvurmaya başlar. Deneyi gerçekleştiren psikoloji profesörü Philip Zimbardo. Birkaç gün içinde patlak veren dehşet verici olaylar üzerine […]

Read More

ŞEYTAN ETKİSİ 2: Kötüler hep buradaysa, iyiler nerede?

Kaldığımız yerden devam edelim. Prof. Zimbardo içimizi kararttıktan sonra umut verici şeyler de söylüyor: “Son yıllardaki yaygın normallik karşıtı propagandanın aksine kötülük aslında sıradan bir şey. Canavarca şeyler yapan insanlar normal hayatta ‘korkutucu biçimde normal’ görünüyorlarsa, kahramanca şeyler yapan adamlar da muhtemelen normal hayatta ‘leziz bir biçimde sıradan’ görünüyorlardır. Sessiz gözlemci olmayı reddeden, kötülüğe sadece […]

Read More

Muzaffer Şerif’in Survivor’a ilham veren 60 yıllık “kutuplaşma” deneyi

Tabii ki Acun Ilıcalı’nın programı değil konum. Oradaki kavgalar, dövüşler de değil. Yani yazıda kavgalar, dövüşler, aşağılamalar ve hakaretler var ama olay 60 yıl önce geçiyor. İlginizi çekeceğine eminim… Hikâye epey eski. Türkiye’de sol görüşleri sebebiyle hapse girmiş hatta işkence görmüş olan genç psikolog Muzaffer Şerif sonunda ülkeyi terk ederek ABD’ye gitmiş. Ve toplumsal psikoloji […]

Read More

Necdet Sakaoğlu: “Harem’in serüveni bir kadınlık tarihidir”

Tarihçilerin yazdığına göre, Hurrem Sultan’ın Sultan Süleyman üzerindeki etkisi hakikaten inanılmazmış. Günümüzün siyasetçi eşlerini, first lady’leri için bile alışılmadık bir biçimde, sadece sarayın iç meselelerine değil, uluslararası ilişkilere de karışıyor, fikir yürütüyormuş. Polonya kralıyla arasındaki yazışmaları bile arşivlerde mevcut. Öte yandan Hurrem’in bütün bunları salt ihtirastan değil, kendisinin ve evlatlarının sağ kalması için yaptığını düşünen […]

Read More

“Attila İlhan’ın futbol maçlarını canlı izlemesi yasaktı”

“Dediğim gibi yaz kış burun burunaydık. Yaz tatillerine İzmir Ilıca’ya gider, her yıl Karaburun, Ildır ziyaretimizi yapardık. Çok sevdiği futbol maçlarını, doktor yasağıyla canlı izleyemeyip neticeyi sadece spor programlarındaki kritik gol pozisyonlarından öğrenirken, ben tam gol saniyelerinde 72 ekranlık televizyonun önüne geçip hınzırlık yapardım. Attila sinirlenmezdi. Evet Attila diyorum ‘İlhan’ı bir kenarda kalıyor, bu kadar […]

Read More

Etgar Keret’in dünyası: Buzdolabının üstünde bir kız var!

Yoksa siz hâlâ bir Keret öyküsü okumadınız mı? Bu soruya cevabınız olumsuzsa işe İsrailli yazar Etgar Keret’in önceki ay çıkan ‘Buzdolabının Üstündeki Kız’ıyla başlayabilirsiniz. Şaşırtıcı, acımasız ama eğlenceli, kara mizaha bulanmış bir dünya sizi bekliyor. Etgar Keret’in dünyası: Buzdolabının üstünde bir kız var! Malum, devir roman devri. Sürükleyiciliğine kapılacağımız bir macerayı, zeka ürünü kurguyu, mizahı […]

Read More

Patti Smith’ten sihir dersi: “Zirveye çıkmaya çalışma, zirve sana gelsin”

Altay Öktem diyor ki: “Türkçe’ye çevrilmeseydi, şöyle çek-yata uzanıp sayfalarını yutarcasına okuyamasaydım gerçekten de gözüm açık giderdi, diye düşündüğüm iki kitap var. Şimdi aklınıza Shakespeare’den Kafka’ya kadar bir sürü isim gelmiştir ama değil. Hiçbiri değil. Kitaplardan biri ‘Barnabas Evangelium’, diğeri de Patti Smith’in ‘Just Kids’i… Yıllar önce dualarımın yarısını kabul edilmiş, ‘Barnabas İncili’ Türkçeleşmişti zaten. Sevgili […]

Read More

Yekta Kopan, Egoist Okur’u yazdı :)

Yazmak dışında başka işler de yapıyor ve hepsinde çok başarılı ama Yekta Kopan benim için her şeyden önce Yazar. Egoist Okur’un ilham kaynaklarından bir aynı zamandai. AltZine’le, AltKitap’la, leziz blogu Fil Uçuşu’yla… Bu bloga yazıları, şarkı listeleri yahut röportajlarla birkaç kez konuk olan Yekta, son olarak Egoist Okur’dan bahseden bir yazı yazdı. Doğrusu okurken biraz […]

Read More

Yeni sezonda dizi dizi romanımız olacak

Türkiye’de diziler furyalar halinde yapılır. Şimdilerde trend, ünlü edebiyat yapımlarının televizyona uyarlanması. Geçtiğimiz birkaç sezona damga vuran Yaprak Dökümü (Reşat Nuri Güntekin), Kalp Ağrısı (Halide Edib Adıvar), Hanımın Çiftliği (Orhan Kemal), Canan (Peyami Safa), Fatmagül’ün Suçu Ne? (Vedat Türkali) ya da Karadağlar (Fyodor Dostoyevski) gibi dizilere bu yıl edebiyat dünyasından yeni rakipler geliyor. Yeni sezonda […]

Read More

Serhan Ergin’le içinden Romain Gary geçen söyleşi

Serhan Ergin, Yürek Tutsağı adlı romanıyla Everest Yayınları İlk Roman Ödülü kazandı. Ergin edebiyatı şöyle anlatıyor: “Yazmak, ölüme meydan okumaktır. Çaresizliğimizi yırtmaya çalışmak. İkinci husus ise şudur: Edebiyat, belki genel anlamda sanat demek daha doğru, insanlığın evrensel vicdanını kurar, oluşturur.” Gelin sizinle anlaşalım, siz Serhan Ergin’in kitabı Yürek Tutsağı’nı okuyun, ben de ilk fırsatta Egoist […]

Read More

“Gelecekte herkes 15 dakikalığına bir ünlüyle seks yapacak”

“2033: The Future of Misbehaviour” adlı kitap üzerine konuştuğumuzda, Hakan Bıçakcı söylemişti bunu. Oysa biz, gelecekte dünya dışı yaratıklarla veya robotlarla sevişeceğimize inanıp bir parça ürküyorduk. Ama tahminciler öyle demiyor. Onlara göre, seks hayatımızda öyle büyük değişiklikler olmayacak. Sadece “ilk bakışta aşk” dediğimiz şey yürürlükten kalkacak, çünkü partnerlerimizi uluslararası şöhretlerden seçeceğiz. Telif hakları ödenmiş ya […]

Read More

KAFKA’NIN BEBEĞİ: Büyük bir yazarın harikulâde yalanı

Çek yazar Franz Kafka’nın son büyük eserini kimin için yazdığını biliyor muydunuz? Oyuncak bebeğini kaybettiği için hıçkıra hıçkıra ağlayan bir küçük kızın yüzünü güldürmek, onu yeniden hayata bağlamak için… Ayrıntılar Gert Schneider’ın Kafka’nın Bebeği adlı romanında. Kafka’nın Bebeği benim kitaplığımda, büyük yazar ve düşünürlerin adlarını taşıyan güzel romanlar serisinin bir parçası olarak, Flaubert’in Papağanı (Julian […]

Read More

Yorgun Herakles ve arkadaşları…

31 yıl sonra ABD’den Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bindiği uçakla geri getirilen Yorgun Herakles heykeli, ne yazık ki tek değil. Avrupa ülkelerindeki müzeler Anadolu’dan kaçırılan eserlerle dolu. Emekli inşaat mühendisi Yaşar Yılmaz Anadolu’nun Gözyaşları adlı şahsi projesi çerçevesinde yıllardır dünyanın dört bir yanını dolaşarak 70 bin küsur eserin eksiksiz bir envanterini çıkardı. Şimdi de bu […]

Read More