Egoist okur

Ozan Ünal’la “Diğer” Anılarımız

Heykeltıraş Ozan Ünal’ın ilk öykü kitabı “Diğer”i okuduğumuzda karanlıkta kalmış yaşantılarımız ve anılarımız canlanırken, Ozan Ünal’ın elleri de giriyor devreye. Ama kitaptaki eşsiz çizimlerde yer alan ressam eli değil bu sadece. İçinde kırılsa da küsmeyen bir çocuk taşıyan, hayata, insana ve sanata inancını kaybetmemiş, duygularını gözü pek bir cesaretle paylaşan, sevmeyi bilen, iyi bir adamın […]

Read More

Mehmet Mollaosmanoğlu: “Veganlar benim en bahtsız kitabım”

Yarasa tüketimiyle ilişkilendirilen koronavirüs pandemisi hepimizin yaşamını etkiledi, normal hayatlarımıza epey sonra geri dönebildik. Peki hayvanlardan kaynaklanan bu büyük salgınla kaosa sürüklenen dünyada et yemek yasaklansaydı nasıl bir hayatımız olurdu sizce? Yazar Mehmet Mollaosmanoğlu, distopik romanı Veganlar’da et yemenin cezalandırıldığı çevreci ama yasakçı bir sistemi odağına alıyor. Yazarla gazeteci Sayım Çınar konuştu. Hepimizi yaran dil […]

Read More

Hakan Karahan: “Risk almaktan korkmak, yaşamamaktır”

Şu sıralar Netflix’te yayınlanan Şahmaran dizisinde izlediğimiz Hakan Karahan, oyunculuğunun ve yapımcılığının yanında yazdığı romanlarla da tanınıyor. Karahan’ın Cennette Bir Hafta adını verdiği yeni ve belki de bugüne kadarki en kişisel romanı Mona Kitap etiketiyle geçtiğimiz günlerde raflardaki yerini aldı. Yazarın yaşamından izler taşan romanın satır aralarında okurla paylaşılan çok özel sırlar da var. Okuyalım… […]

Read More

Hakan İşcen’den Füruğ Ferruhzad’a bir armağan

Romancı Hakan İşcen, pandemi sürecinde hayatını kaybeden sağlık emekçilerine ithaf etttiği Keşke Yaşamak da Bulaşıcı Olsa adlı şiir kitabıyla okur karşısına çıkmıştı. Şimdi de Egoist Okur’a bir şiir gönderdi. “Hatırla” adlı şiiri İranlı şair, yazar, oyuncu, yönetmen, ressam Füruğ Ferruhzad’a ithaf etmiş İşçen. Teşekkürler… Sonsuz Günbatımı Gülten Akın: “Bir bile değildim, hiç oldum” Füruğ Ferruhzad 05 […]

Read More

“Kurtlarla Koşan Kadınlar”la dirilen “Vahşi Kadın” arketipi

Clarissa Pinkola Estes, kült sayılan kitabı “Kurtlarla Koçan Kadınlar”da masallar ve mitler yoluyla kadinlara vahşi doğaya, ilkel benliklerine nasıl geri döneceklerini anlatıyor. Kevser Aycan Aşkım Saroğlu yazıyor… Ufkunuzu açacak 7 kitap: Kurtlarla Koşan Kadınlar ve diğerleri Clarissa Pinkola Estes, Women Who Run With the Wolves, 1992 “Kurtlarla Koşan Kadınlar”la dirilen Vahşi Kadın arketipi “Sağlıklı kurtlar […]

Read More

Heidegger’in Dasein’ına göre “Aaahh Belinda”

Senaryosunu Barış Pirhasan’ın yazdığı nefis Atıf Yılmaz filmi “Aaahh Belinda”nın bir televizyon dizisi olarak yeniden çekileceği konuşuluyor bugünlerde. Müjde Ar’ın canlandırdığı karakteri bu kez genç oyuncu Neslihan Atagül canlandıracakmış. Macit Koper, Yılmaz Zafer, Füsun Demirel, Güzin Özipek, Tarık Papuççuoğlu, Erol Keskin, İsmet Ay, Levend Yılmaz’ın rollerini kimlerin üstleneceği ise henüz belli değil. Anlayacağınız, Dilek Atlı’nın […]

Read More

Anthony Douglas Cooper: “Romanım bir milyon satarsa Boğaz’da bir yalı alacağım”

Milrose Min’in başı derttedir. Sonunda okul idaresi, kendi kendiyle konuştuğu gerekçesiyle onun “profesyonel yardım” almasına karar verir. Ama bilmedikleri bir şey vardır: Milrose aslında kendi kendiyle değil okulu mesken tutan hayaletlerle konuşmaktadır. Üstelik sadece konuşmakla da kalmaz, hayaletlerden bazılarıyla basbayağı sıkı fıkı dost olmuştur. Dolayısıyla “profesyonel yardım” adı altında kendisine dayatılan tuhaf hatta tehlikeli denebilecek […]

Read More

Yonca Eldener’den yeni roman: İSTANBUL’UN HAYALETLERİ

İstanbul’un Hayaletleri kalbinde şehri taşıyan, hızlı ve sürükleyici bir macera romanı. Kuyumun, kuyumculuğun kalbi Çuhacı Han’dan Şerefiye Sarnıcı’na, Valens Su Kemeri’nden Çatladıkapı’daki efsanevi Bizans sarayı Bukoleon’a birçok eşsiz mekânda geçen olaylarla örülü. Tarihi gizemle, mitolojiyi bilimle buluşturmayı seven yazar Yonca Eldener yeni romanını Sayım Çınar‘a anlattı… Şehrin kalbi, romanın kalbi: İSTANBUL’UN HAYALETLERİ İstanbul’un Hayaletleri gizem, macera […]

Read More

Birol İnan: “Aşk, dönüşmek anlamına geliyor…”

Anasının lafı kulaklarındaydı: Önce adam olacaktı adam! Turan Demir, dağların, taşların, asırlık ağaçların, köyün çamurlu gölündeki kurbağaların sesini dinledi; hepsi de “Başaracaksın,” diyorlardı. Ailesi kendisi ile gurur duyacaktı. Öyle çok bakmıştı ki evlerindeki külüstür radyoya; üstüne serilmiş dantelin her bir ilmeği beynine kazınmıştı. Diline yapışmış türkülerini, gizli sevdasını sırtlandı ve Diyarbakır’dan yola çıktı: Aşkını duyurmaya, […]

Read More

Bu kitap cevapları değil soruları önemseyenler için

Hilal Bebek’in kaleme aldığı ve Tara Kitap etiketiyle çıkan “Çemberin Dışı”, okuru hayata dair önemli konuları sorgulamaya, yeni bakış açıları geliştirmeye davet ediyor, değişimin, gelişimin, hayat sapaklarında doğru yolu tutturmanın izini sürüyor. Şahsen yazarın kişisel gelişim kitaplarını eleştirirken söylediği şu cümleye bayıldım: “Düşünün, mutluluk satan bir dükkân sahibi olsanız müşterilerinizin mutlu olmasını ister misiniz?” Doğru soruya […]

Read More

Eleştirmenden “Ben bir Uçurum İncisiyim” yazarına mektup

Şeyma Koç’un İthaki Yayınları etiketli “Ben Bir Uçurum İncisiyim” kitabındaki öyküleri henüz okumadım. Fakat eleştirmen Hülya Soyşekerci okudu, okumakla kalmayıp yazara, kitabına dair bir mektup gönderdi. Egoist Okur’a da bu mektubu yayınlamak düştü. (Şeyma ile Hülya Hanım’ın izniyle.) 1856-1910 tarihleri arasında yaşamış St. Petersburglu ressam Michail Alexandrowitsch Wrubel’in “İnci” tablosu “Siz ‘ses veren bir uçurum’ olan […]

Read More

A’mâk-ı Hayal yeniden, Burak Dak’ın illüstrasyonlarıyla

“Ben niyet ettim ki bu hayatı; dünyaya niye geldiğimizi, ne olacağımızı, bizi göndereni anlamadan terk etmeyeyim. Ah ne olurdu ki bu suallere ben ispatî veya inkârî birer cevab verebileyim!” Şehbenderzade Filibeli Ahmed Hilmi, dağılıp parçalanmış bir insanın tasavvufi olgunlaşma hikâyesini çok katmanlı edebi bir biçimle anlatırken okuru hayali ve hakiki yolculuklara çıkarıyor. Tasavvufi, felsefi, sosyal ve […]

Read More

Yalnızlığın en istisnai hali, dünyada bir başına olmak

Y kromozomunun yeryüzünden silinmiş olduğu, artık yalnızca kadınların yaşadığı bir dünya. Geçmişin siyasetinden, ekonomisinden, toplum yapısından, kültürel birikiminden, ilişki biçimlerinden nefret edilen bir dünya bu, çünkü hepsi erkek yapımı. Artık yeni kurallar var, çünkü eski insanlar yok. Constantine, böyle bir dünyaya doğan bir erkek çocuk. Nasıl olduğu bilinmiyor. Onu kapılarının önünde bulup evlat edinen iki […]

Read More

Yasemin Eğinlioğlu: “Yazdıklarımla kendimde çoğalırken yalnızlaştım”

Yasemin Eğinlioğlu “Caz Halleri” adlı kitabında, hayatın caz ritminde nasıl yaşanabileceğini gösterirken, var oluşun caz halini de yazıya döküyor. Zihnin ve hayatın caz halleri Yasemin Eğinlioğlu: “Yazı hayatın ve insanın görünmeyen yüzünü gösterebilecek kadar gerçek bir şey” İlk kitabınız “Derinlik Deliliği” özyaşamöyküsel bir romandı. Kendi hayatlarından yola çıkanlar genelde ilk kitaptan sonra tıkanırlar. Sizse sürekli […]

Read More

Ahmet Rasim’den Çiçeklerin Lisanı

Ahmet Rasim, son yazılarından sayılabilecek ve Latin harflerine daha önce hiç aktarılmamış “Çiçeklerin Lisanı” adlı yazısında, sadece çiçeklerin halk arasındaki anlamlarını vermekle kalmıyor, kendisine has Türkçesi ve şen şakrak anlatımıyla kur yapmanın inceliklerini, çiçeği koklamanın adabını -raconunu da denebilir- gösteriyor. Bu yazıya Jaguar Kitap’ın muhteş blogunda rasladım ve aldım. Okuyun ama sonrasında blogu incelemeyi de […]

Read More