Egoist okur

“Aktör tuhaf bir hayvan, adeta bir bukalemundur”

1924 doğumlu İtalyan aktör Marcello Mastroianni bazı çok önemli filmlerinden oluşan şahane bir seçkiyle Kadıköy Sinematek Sinema Evi’ne konuk olmuştu. Ben sonuna yetişebildim. O esnada aktörün çeşitli röportajlarından yaptığım bir derlemeyi bulunca da yayınlayayım dedim. Marcello Bey’in neden çok özel bir ruh olduğu aşağıda söylediklerinden bile belli… Programın tamamı için buraya bakınız “Kendi mafyasını kuran” harikulade bir yönetmen: […]

Read More

“Kendi mafyasını kuran” harikulade bir yönetmen: John Cassavetes

John Cassavetes, New York’un neon ışıkları ve gökdelenlerden ibaret olmadığını gösteren küçük bütçeli minimalist filmlerin yaratıcıydı. Kendi üslubunu yarattıktan sonra bir yapımcıya değil sadece seyirciye hesap vermek için kendi mafyasını kurmuştu. Nasıl mı? Okuyalım… Egoist Okur’da pop kültür John Cassavetes John Cassavetes: “Kendi mafyasını kuran” harikulade bir yönetmen John Cassavetes, 9 Aralık 1929’da New York’ta doğdu. Yunan […]

Read More

Azize Tan’la Ayvalık Film Festivali’ni konuştuk

Enfes bir film listesi, ödüllü yapımlar, unutulmaz klasikler, şahane etkinlikler… Seyir Derneği tarafından 16-21 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek Ayvalık Uluslararası Film Festivali’ni, festival direktörü Azize Tan anlattı… Egoist Okur’da Ayvalık Uluslararası Film Festivali  Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nin resmi katalogunu indirmek için Azize Tan’la “Ayvalık Hatırası” Ayvalık Uluslararası Film Festivali Direktörü Azize Tan: “Gelenin bir daha gelmek isteyeceği […]

Read More

Ayvalık Uluslararası Film Festivali için hazırlıklar başladı

Seyir Derneği tarafından 16-21 Eylül tarihleri arasında ilk kez düzenlenecek olan Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nin açılış filmi belli oldu. Dünya festivallerinde ses getiren yerli ve yabancı yapımları izleyiciyle buluşturmayı hedefleyen festival, Park Chan-Wook imzalı Decision to Leave filmiyle açılacak. Ama başka şahane filmler de izlenebilecek. İşte birkaç örnek: Kore-Eda Hirokazu’nun Broker, Mia Hansen-Løve’un One Fine Morning, Claire Denis’nin […]

Read More

27 Ağustos: KüçükÇiftlik Park’ta Nekropsi konseri

Progresif ve deneysel rock’ın sıkı temsilcilerinden Nekropsi, herhalde tek bir konserini bile kaçırmadığım ender rock gruplarındandır. Her konserleri benim için ayrı bir olay olmuştur. Deneysel işler yapıp gene de kitleyi gaza getirmeyi başaran müzisyenlerdir Nekropsi elemanları. Şimdilerde 100% Müzik Sunar: Park’ta Rock kapsamında Küçükçiftlik Park’ta verecekleri yeni konserlerini bekliyorum heyecanla… Ben bir nevi 27 Ağustos konserini kutlama niyetine […]

Read More

Fatma Girik: “Bana ait olan her şey şahanedir”

“Fatma Girik’le bırakın söyleşi yapmayı aynı ortamı paylaşmak şahaneydi, heyecan vericiydi. Benim için de öyle oldu; aklımda Fatma Girik’in efsane filmleri, ‘Söz Fato’da programındaki sert çıkışlarıyla gittim röportaja. Yanına vardığımda mavi gözleriyle bakıp gülümseyen bir kadın gördüm, tanıştık. İlk lafı şu oldu: ‘Yıllardır konuşuyorum, bıktım artık. Kendimle ilgili söylenecek ne varsa anlattım. Neyimi merak edecekler? Ne […]

Read More

Ahmet Rasim’den Çiçeklerin Lisanı

Ahmet Rasim, son yazılarından sayılabilecek ve Latin harflerine daha önce hiç aktarılmamış “Çiçeklerin Lisanı” adlı yazısında, sadece çiçeklerin halk arasındaki anlamlarını vermekle kalmıyor, kendisine has Türkçesi ve şen şakrak anlatımıyla kur yapmanın inceliklerini, çiçeği koklamanın adabını -raconunu da denebilir- gösteriyor. Bu yazıya Jaguar Kitap’ın muhteş blogunda rasladım ve aldım. Okuyun ama sonrasında blogu incelemeyi de […]

Read More

Münir Özkul’u Kâmran Yüce’nin 62 yıllık yazısıyla anıyoruz

Münir Özkul öldü dün. Daha ne diyeyim, konuşmaya halim ve arzum yok. O yüzden istedim ki, onu bu kez ben anlatmayayım, en yakınlarından biri anlatsın. Bir başka büyük aktör, Kâmran S. Yüce;  hani biriciğimiz Deniz Yüce Başarır’ın babası. Kâmran Yüce 62 yıl önce Küçük Sahne dergisine yazdığı şahane yazıyla anlatıyor Münir Özkul’u… Sezen Aksu, Don Corleone […]

Read More

Dünyayı yönetenler roman yazarlığına soyunursa

ABD eski başkanlarından Bill Clinton’ın James Patterson’la ortaklaşa kaleme aldığı roman Amazon’da sipariş almaya başladı. Ayrıca televizyon dizisi haline getirileceği de açıklandı. Eh, işler oralarda hızlı yürüyor. Gerçi Clinton kadar önemli bir siyasetçi söz konusu olduğunda, iyi yazar olup olmamasının pek de bir önemi yok, önemli olan romanının ne düzeyde “içeriden bilgi” içerdiği… Recep Tayyip […]

Read More

Rebecca Solnit + Darren Aronofsky işbirliği: ANNE!

Birkaç kitaba dalmışken keşfettiklerim… Flâneur’ler ve flâneuse’ler… Yürüme, kaybolma ve kendini bulma hikayeleri… Ve sonunda keşfedilen, “Anne!” Darren Aronofsky’ye teşekkür borçlu olabiliriz. Geçen hafta gösterime giren “Anne!”, feminist edebiyatın güçlü temsilcisi, “Kaybolma Kılavuzu”, “Yürümenin Tarihi”, “Bana Bilgiçlik Taslayan Adamlar” gibi kitapların yazarı Rebecca Solnit’i sinema seyircisiyle ilk kez buluşturuyor. Hem de olabilecek en altüst edici […]

Read More

O / STEPHEN KING: Sizinle şu meşum sahneyi konuşmalıyız

Palyaçolardan niye korkulur? Ya da korkulur mu hakikaten? Ben korkmam mesela ama bu konu açıldığında nedense hemen herkes tersini söylüyor. Oysa palyaçolar, genellikle çocukları, kısmen de yetişkinleri güldürmeye çalışan, zaten hayatlarını da böyle kazanan insanlar değil mi? Yine de palyaço korkusunun bir dayanağı, temeli olmalı. Sizce ne kadar geriye gidebiliriz palyaçoların kökenini araştırırken? Biraz inceleyelim bunu. […]

Read More

Leonard Cohen: “Çirkiniz ama müziğimiz var!”

Şefkatten öfkeye, kederden pişmanlığa, sadakatten ihanete aşkın her türlü yüzünü anlattı Leonard Cohen. Sırf bu değil; derin meseleler de yer buldu dizelerinde. Toplama kamplarında kurulan ve ölüme rağmen hayatı kutsayan küçük orkestralar, savaştan, işkenceden, kıyımdan kaçıp başka memleketlerde var olma mücadelesi veren mülteciler… II. Dünya Savaşı’nın dünyayı değiştiren kötülüğünden de bahsetti, Suriyeli savaş kurbanlarının acısından […]

Read More

BOB DYLAN: Son troubadour

Nobel’iyle ilgili eleştirileri Mehmet Hakan Kekeç’in yazısında okumuştuk, sıra methiyelerde… Bob Dylan’ın bir vakitler “şair” olarak Allan Ginsberg, Jack Kerouac, Kenzoburo Oe hatta Samuel Beckett gibi edebiyatçıların hayranlığını kazanmış olduğunu şahsen yeni öğrendim. Şeytanla sözleşme ve troubadourluk meselesine gelince; ayrıntıları aşağıda… Bob Dylan önümüzdeki ay İsveç’te düzenlenecek Nobel ödül törenine katılmayacakmış. Katılacağını düşünmemiştim zaten. Yine […]

Read More

“Teoman’ın Nobel kazanma ihtimali Elif Şafak’tan daha fazla”

Mehmet Hakan Kekeç, diğer işlerinin yanında kitap yazıları da yazıyor. Dylan’ın Nobel’ini de yazdı. Açıkçası onunla aynı şekilde düşünmüyoruz, öyle olması da gerekmiyor. İkimiz de Nobel’i sınırsız ciddiye alanlardan değiliz. Milan Kundera konusundaysa, aynı fikirdeyiz. Gerisi tartışılabilecek, ayrıca anlaşmamızı gerektirmeyen ayrıntılar… “Şair, romancı, öykü yazarı, oyun yazarı derken şimdi de şarkı sözü yazarı… Artık Teoman’ın […]

Read More

Leonard Cohen: “Demokrasi hiç beklemediğimiz yerden gelecek”

Şair, romancı, müzisyen. Demokrasi âşığı güzel ve iyi bir adam. Leonard Cohen ya da Budist olduktan sonra seçtiği “sessizlik” anlamındaki yeni adıyla Jikan, dün öldü.Tam da birkaç ay önce kaybettiği eski sevgilisi Marianne Ihlen’e veda mektubunda söz verdiği gibi… Varsa günahı, kabahati şöyle dursun, bugün onu ‘iyi’ hatırlama zamanı… Elveda Jikan! Leonard Cohen 21 Eylül […]

Read More