Posted by gülenay börekçi on December 18, 2015 · Leave a Comment
“Bir eve ‘güzel’ dediğimizde, aslında onun bize önerdiği yaşam tarzını sevdiğimizi söylemek istiyoruz” diyor Alain de Botton. “Büyü gibi. Beğendiğiniz ev bir ev değil de insan olsa, tanımak isteyeceğimiz türden bir insan olurdu. Yine de mimari tek başına kimseyi mutlu biri haline getiremez. Etkisi hava durumuyla karşılaştırılabilir ancak. Güneşli, güzel bir gün, zihinsel durumunuzu olumlu […]
Read More
Posted by gülenay börekçi on December 6, 2015 · Leave a Comment
20’inci yüzyıl sanatının en büyük temsilcisi ressam, heykeltıraş, taşbaskı ve seramik ustası Pablo Picasso’nun eserleri, şehrin yeni simgelerinden biri olmaya şimdiden aday gösterilen Antalya Kültür Sanat’ta sergilenmeye başladı. Picasso Vakfı ile Picasso Evi Müzesi Koleksiyonu’ndan derlenen gravür ve seramiklerden eserlerden oluşan “Picasso: Kadın ve Boğa” sergisini 28 Şubat’a kadar gezebilirsiniz… Picasso Antalya Kültür Sanat’ta 20’inci […]
Read More
Filed under egoist okur kitaplığı, vitrin · Tagged with antalya kültür sanat, boğalar, egoistokur, gülenay börekçi, kadınlar, özalp birol, pablo ruiz picasso, pera müzesi, picasso evi, picasso vakfı
Posted by gülenay börekçi on December 2, 2015 · 2 Comments
Philip Kerr’in polisiye serisi Bernie Günther, 11 kitaptan oluşuyor. Bunlardan sekiz tanesi Alfa Yayınları tarafından yayınlandı. Moda deyimle “zamanın ruhu”nu başarıyla yansıtan bu kitaplarda karakterlerin anlatılmasından mekânların tasvirine her şey adeta bir dönem filmi gibi. Serideki favorimse “Mart Menekşeleri”… Okuma Tavsiyesi Philip Kerr Philip Kerr’den dönem filmi havasında 11 polisiye Yıl 1936, sahne Berlin… Kahramanımız […]
Read More
Posted by gülenay börekçi on November 28, 2015 · Leave a Comment
İyilik nedir? İçten içe tehlikeli bulup uzak durmayı tercih ettiğimiz bir şey mi, yoksa bulaşıcı bir eylem mi? Victor Hugo’dan Adam Phillips’e, Philip Zimbardo’ya iyilik üzerine fikirler, öneriler… Yaşasın iyilik! Yakın arkadaşlarımdan biriyle konuşuyoruz. Daha doğrusu o içini döküyor, ben dinliyorum. Bana göre derdi dert değil, onun içinse mesele büyük… “Etrafımdakilerin benden söz ederken ‘dünyanın […]
Read More
Filed under egoist okur kitaplığı, vitrin · Tagged with Adam Phillips, destek yayınları, egoistokur, gülenay börekçi, iş kültür yayınları, metis yayınları, philip zimbardo, sefiller, sıfır, tunç kılınç, victor hugo
Posted by gülenay börekçi on November 8, 2015 · 1 Comment
Alman yönetmen Rainer Werner Fassbinder, “Ölüler uyuyamaz” diye şahane bir söz sarf etmiş. Hayranlarını her sene sükûtu hayale uğratan ve besbelli ilelebet “Gönüllerin Nobellisi” kalacak Haruki Murakami de onun gibi düşünüyor olmalı. Kat Menschik’in gece mavisi mürekkeple hazırladığı muazzam illüstrasyonlar eşliğinde yayınlanan nefis -ve korkunç- novella’sındaki yorgun anlatıcıyla tanıştığınızda, siz de anlayacaksınız: Uykusuzluk denen şey, […]
Read More
Posted by gülenay börekçi on November 8, 2015 · Leave a Comment
Deli işi kitaplar sırf bizde çıkıyor sanmayın. Dünyanın en tuhaf isimli kitaplarına verilen pek şenlikli bir yarışma size bir fikir verebilir. Ben de tuhaf kitaplar okumak istiyorum… İngiltere’de çıkan kitap dergisi The Bookseller’ın geleneksel bir ödülü var. The Bookseller, 1978’den beri her yıl en tuhaf isimli kitaba ödül veriyor. Derginin editörlerinden Bruce Robertson, 78’de Frankfurt […]
Read More
Posted by gülenay börekçi on November 8, 2015 · Leave a Comment
Üniversitede upuzun iki yılımı hem de Akşit Göktürk gibi mükemmel bir hocayla çalışarak Shakespeare’e verdiğim halde, her seferinde dünyanın bu en büyük şairi ve oyun yazarı hakkında yeni şeyler öğrenebildiğimi fark ederek şaşırıyorum. O yüzden Alfa Yayınları etiketiyle çıkan “Shakespeare Kitabı”nı görür görmez atlayıp sayfalarını karıştırmaya başladım; içindeki fotoğraflara baktım, şurasını burasını okudum ve “Tamam” […]
Read More
Filed under egoist okur kitaplığı, vitrin · Tagged with akşit göktürk, alfa yayınları, anjna chouan, boğaziçi üniversitesi yayınları, egoistokur, gillian day, gülenay börekçi, iş kültür yayınları, jane kingsley-smith, john farndon, mina urgan, nick walton, özdemir nutku, shakespeare, stanley wells, terry eagleton, yky
Posted by gülenay börekçi on October 26, 2015 · 1 Comment
Belaruslu yazar Svetlana Aleksiyeviç’in 2015 Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanması ayrıca ele alınmayı hak ediyor. Zira çoğumuz onun adını Nobel’le birlikte ilk kez duymuş ve şaşırmıştık, dolayısıyla gönül rahatlığıyla “Putin mutlu olmuş mudur acaba?” diye merak edebilirdik. (Vladimir Putin, Rus edebiyatının “dünyadaki saygınlık ve etkisini arttırmak için” elinden geleni yapacakmış ya, o bakımdan.) Ama yok, Aleksiyeviç’in […]
Read More
Posted by gülenay börekçi on October 26, 2015 · Leave a Comment
Başlık bana ait değil, Foreign Policy dergisinden. Geçen yılın başlarında yayınlanmış bir yazıdan. 2015 Nobel Edebiyat Ödülü hiç beklenmeyen birine, “gazeteci kitapları” yazan Belaruslu Svetlana Aleksiyeviç’e gidince bu eski tartışma alevlendi tabii. Gerçekten ben de merak diyorum: Bana ve tüm edebiyat severlere muhteşem okuma deneyimleri yaşatan Rus edebiyatı neden yıllardır yeni büyük yazarlar çıkarmıyor? Tolstoy, […]
Read More
Filed under egoist okur kitaplığı, okuma odası, vitrin · Tagged with Çehov, Dostoyevski, egoistokur, gülenay börekçi, nabokov, nobel, rus edebiyatı, svetlana aleksiyeviç, tolstoy
Posted by gülenay börekçi on October 3, 2015 · Leave a Comment
Kendini “Kilise” olarak anan Scientology bazılarına göre 50 bin üyeli bir tarikat, bazılarına göreyse dünyanın bir numaralı dolandırıcılık tezgâhı… Geçtiğimiz günlerde “Going Clear” adlı belgesel HBO’da yayınlanınca yeniden gündeme geldi. Üstelik ilk kez Tom Cruise’un ayrılma ihtimalinden söz ediliyordu… Araştırdıkça çok şey öğrendim. 138 dandik bilim kurgu yazmış bir adamın sonunda kendi kitaplarının büyüsüne kapılarak […]
Read More
Posted by gülenay börekçi on October 3, 2015 · 2 Comments
Daha önce “Bir Borges öyküsünün içinde olduğumu nasıl anlarım?” ve “Bir Murakami romanının içinde olduğumu nasıl anlarım?” konulu testleri yayınlamıştım. The Toast’ta bu testi bulunca heyecanla atladım. Fakat heyhat… Şimdiye kadar hayatımın bir Jane Austen romanına benzemesini isteyişim ne büyük hataymış! Jane Austen ne garip bir kadınmış, romanları ne acayipmiş… Bunu böyle madde madde okuyunca […]
Read More
Posted by gülenay börekçi on September 26, 2015 · 8 Comments
İsmail Yaprak’ı Serbestiyet ve Sinematopya’daki yazılarından tanıyor olabilirsiniz. Ara sıra Egoist Okur’a da yazıyor. Kendisi tutkulu bir Stephen King hayranı aynı zamanda. Arkadaş olmamızın sebeplerinden biri bu. Ve Türkiye’deki yayıncılarının Stephen King’e büyük haksızlık ettiğini, onu “yanlış” yayınladıklarını düşünüyor. Haklı. Orası burası kesilip kuşa döndürülmüş berbat çeviriler, kimi zaman çok saçma tasarlanmış kapaklar, dizgi hataları, […]
Read More
Posted by gülenay börekçi on September 3, 2015 · Leave a Comment
Reşat Ekrem Koçu’nun tüm eserlerini yeniden yayınlamaya başlayan Doğan Kitap’a teşekkürü bir borç biliyorum. Fakat onlardan ya da memleketin diğer yayıncılarından bir ricam var: Reşad Ekrem Koçu’nun tarih boyunca İstanbul için önemli kim varsa zengin yoksul, güçlü güçsüz, akıllı meczup, terbiyeli edepsiz ayırt etmeden müthiş bir titizlik, adalet ve sahicilikle anlattığı şaheseri “İstanbul Ansiklopedisi”ni de […]
Read More
Posted by gülenay börekçi on August 16, 2015 · Leave a Comment
ABD Başkanı Barack Obama’nın 23 Ağustos’a kadar Martha’s Vineyard’da yaz tatilinde olacağını sağır sultan bile duydu. Hatta Beyaz Saray’ın PR’cıları sağolsun, Obama’nın orada kaldığı günlerde hangi kitapları okuduğunu, okuyacağını da öğrendik. Altı kitaplık liste perşembe günü yayınlandı. Listeyi merak ediyorsanız, hiçbirini okumadım ama ilk bakışta bana fazla “New York Times” geldi. Alan Bennett’dan şahane bir […]
Read More
Filed under egoist okur kitaplığı, vitrin · Tagged with alan bennett, baracak obama, egoistokur, göremediğimiz tüm ışıklar, gülenay börekçi, koridor yayıncılık, kraliçe kitap okursa, okridor yayıncılık, recep tayyip erdoğan, sel yayıncılık
Posted by gülenay börekçi on August 3, 2015 · Leave a Comment
“Bir dükkânda çalışırsanız, ben size o dükkânda en yakınlardan yakın sokulup çalışırım/ Kardeşine ya da en yakın arkadaşına armağanlar verirsen, ben de isterim kardeşin ya da en yakın arkadaşın gibi o armağanlardan/ Sevgilin, kocan, karın gündüz ya da gece hoş karşılanırsa, ben de onlar gibi hoş karşılanmalıyım/ Sen alçalır, suç işler, hasta olursan, ben de […]
Read More