Egoist okur

Çocuklara birkaç kitap tavsiyesi… Büyüklere de :)

Hayranı olduğum Çek asıllı Amerikalı yazar-çizer Peter Sis’ten “Küçük Prens ve Pilot”, naif ve dokunaklı çizgileriyle tanıdığımız İtalyan Nicoletta Ceccoli’den “Bir Çift Söz”, geç de olsa keşfettiğim için kendimi mutlu hissettiğim enteresan Fransız yazar Pierre Gripari’den “Broca Sokağı Hikâyeleri” ve bir edebiyat seminerinde Ahmet Ümit’in söyledikleri… Bu hafta çocuklar şanslı.

peter sis alef kucuk prens egoistokur

Peter Sis denen şahane çizer ve bizim “Küçük Prens” diye bildiğimiz büyük Fransız yazar

“Küçük Prens”le tanıyıp sevdiğimiz Antoine De Saint-Exupéry ile dünyanın en ünlü çizerlerinden Peter Sís biraraya gelirse ne olur? Eh, elbette ömür boyu iki büyük tutkusunun, uçmanın ve yazmanın peşinden koşan ve sayısız kereler imkânsızı başaran haylaz bir çocuğun yaşadıkları, muazzam güzellikteki resimlerle dolu bir kitaba dönüşür…

Peter Sis’in kitabından hatırlıyoruz: 1900’da Fransa’da, uçağın icat edilmekte olduğu bir dönemde doğan Saint-Exupéry, çocukken hep uçmayı hayal etti. Sonunda genç yaşta pilot olunca soluk kesen maceraları başladı. Uçakla posta taşıyan ilk pilotlardan biri oldu, pilot arkadaşlarıyla uzak diyarlara yeni uçuş rotaları yarattılar. Uçağıyla dağları, çölleri aştı, rüzgârlarla, fırtınalarla boğuştu, hatta havacılık rekor denemelerine girişti. Birkaç kez uçağı düştü. Yukarıdan yeryüzünü seyrederken dünyadaki ve gökyüzündeki hayat üzerine uzun uzun düşünmeyi severdi, bu düşünceler ona yazma konusunda ilham verdi. Peter Sís’in resimli Saint-Exupéry biyografisi “Pilot ile Küçük Prens”, dünyanın en sevilen yazarlarından birini gökyüzüne yerleştiriyor. O da zaten “Küçük Prens”te buna benzer bir şey yazmıştı: “Birinde ben oturuyorum, ben gülüyorum diye, geceleri gökyüzüne baktığında bütün yıldızlar gülüyormuş gibi gelecek sana; gülmeyi bilen yıldızların olacak.

Pilot ile Küçük Prens, Peter Sis, Alef Yayınları

nicholetta ceccoli form bilisim egoistokur

Dünya edebiyatından çocuklara şiirler, Nicoletta Ceccoli’den şiir gibi illüstrasyonlar

Form Bilişim Yayınları’nın çocuklar için çıkardığı klasikler dizisini “harikulâde” kelimesiyle anlatmak zor. Bunlardan biri de “Bir Çift Söz” adlı şiir seçkisi. İçinde klasik edebiyatın önemli şairlerinin eserleri var. En güzel yanıysa kitabı hayranı olduğum İtalyan çizer Nicoletta Ceccoli’nin görselleştirmiş olması. Ceccoli’nin resimlerinin her biri masumiyetle tekinsizliği birleştiren birer renk ve desen şiiri; çocuk olmasanız da bayılacaksınız…

Bir Çift Söz, Nicoletta Ceccoli’nin illüstrasyonlarıyla, Form Bilişim Yayınları

broca sokagu kipitap egoistokur pierre gripari

Çocuklarla ortaklaşa yazılan küçük bir kitabın büyüleyici hikâyesi ve devamında olanlar

“Bay Pierre bir gün hiç bitmeyen sütlü kahvelerinden biriyle otururken çocuklar yanına geldi ve Bay Pierre onlara bir hikâye anlatmaya başladı. Ertesi gün, çocuklar yine hikâye isteyince, bir tane daha anlattı. Sonrasındaki günler daha çok hikâye geldi. O anlattıkça çocuklar daha çok istedi. 1.5 yılın sonunda, artık anlatacak hikâyesi kalmayan Bay Pierre onlara bir teklif sundu: Her perşembe öğleden sonra buluşacak, beraber yepyeni hikâyeler yaratacaklardı. Böylece ortaya bu kitap çıktı.”

Pierre Gripari’nin dünyada satış rekorları kıran kitabı “Broca Sokağı Hikâyeleri”nde çocukların sorduğu sorular çok çılgın, bu sorularla oluşturdukları masallarsa nefis. Yaşlı bir cadı güzelleşmek uğruna neler yapar? Evlenmek isteyen bir dev sevgilisinin boyuna inebilir mi? İki ayakkabı birbirine tutulursa ne olur? Bir hayalet, hayalet olduğunu nasıl anlar? Konuşan bir patatesi ne yaparsınız? Öyle bir şey nasıl bir şeydir?

Türkiye’deki yayıncısı Kipitap’ın sahibi Özgür Poyrazoğlu’nun önsözü de çok tatlı: “Bir gün bir kadın, bir adama çocukken çok sevdiği hikâyelerden bahsetti. Sadece çocukken mi? Kocaman kadın olmuştu, hâlâ eğlenerek okuyordu. ‘Al, kızına oku, eminim o da çok sevecek’ dedi. Adam önce heyecanlandı, sonra ‘Fransızca ama bu kitaplar’ diye mırıldandı. ‘Doğru ya’ dedi kadın ve konuyu kapattı”

Birkaç ay sonrasında, yani babalar gününde, bir kurye adama kişiye özel basılmış bir kitap getirmiş. ‘Broca Sokağı Hikâyeleri’nin ilk sayfasında küçük bir kalple birlikte, ‘Küçükken beni çok eğlendiren bu hikâyeleri sen de kızınla oku, kızınla gül diye… Babalar günün kutlu olsun!’ yazıyormuş.

Broka Sokağı Hikâyeleri, Pierre Gripari, Kipitap Yayınları

ahmet umit egoistokur everest yayinlari beyoglu

Ahmet Ümit diyor ki: “İnsan yüreği, iyiyle kötünün savaş alanıdır!”

Ahmet Ümit, geçen ay düzenlenen ve 30’u aşkın ilden 500’e yakın öğretmen, eğitim yöneticisi, kütüphaneci ve akademisyenin katıldığı Eğitimde Edebiyat Seminerleri’nin dokuzuncusunda yaptığı konuşmada “Dünyayı Edebiyat Kurtarabilir mi?” sorusuna yanıt aramıştı. Ahmet Ümit’e göre, insan yüreği iyiyle kötünün savaş alanıydı, edebiyat ise insan ruhunu kusurlarıyla da yansıtan bir aynaydı. Rönesans Dönemi’nde insanın yüceltildiğini, ancak bunun doğru olmadığını vurgulayan yazar konuşmasında, şunları söyledi: “Denizlerdeki canlıları insanlar yok etti. Savaşları hayvanlar çıkarmadı. İşkenceleri, katliamları Mars’tan gelip yapmadılar. İyileştirilmesi gereken bir canlı varsa o da insandır. Edebiyat dünyayı değiştirebilir, ama bu, çok uzun sürer. Çünkü edebiyat insanı kusurlarıyla tanımlar. Doğru tanımlayamadığımız hiçbir şeyi değiştiremeyiz. Dünya için dövüşmeye devam edeceğiz; kültürle, çok okuyarak…”

Günışığı Kitaplığı’nın düzenlediği Eğitimde Edebiyat Seminerleri 9

Subscribe
Notify of

0 Comments
oldest
newest most voted
Inline Feedbacks
View all comments