Egoist okur

İrlanda, alkol ve edebiyat: Glenn Meade röportajı

Kırmızı Kedi Yayınları’ndan çıkan “Sekizinci Gün”, “Romanov Komplosu”, “Sakara’nın Kumları” gibi soluk kesen gerilim romanlarının İrlandalı yazarı Glenn Meade, enteresan bir karakter. Pilotken gazeteci olmaya karar vermiş, Irish Times ve Irish Independent gibi gazetelerde uzun yıllar çalıştıktan sonra da tiyatroya geçerek yönetmenlik yapmaya başlamış. İçindeki yazma aşkına karşı koyamaz hale gelince de oturup ilk romanını […]

Read More

10 GÜZEL KİTAP: Çocuklara tavsiyeler

Kathryn Erskine’den dağınık kafalara iyi gelecek bir roman… Füsun Çetinel’den sırlarla dolu harikulade bir serüven… Aslı Tohumcu’dan ormanın kalbine bilinmezlerle dolu bir yolculuk… Oyuncu, yönetmen, yazar Görkem Yeltan’dan çocuklar için bir büyüme ve kendini bulma hikayesi… Kendi hayali hayatını kurtarmak zorunda olan bir hayali arkadaş. Sihrin gerçek olduğu Hokus Pokus Oteli’nde geçen iki macera. İnsana […]

Read More

Egoist Okur’dan 9 güzel kitap tavsiyesi

Kim “Don Quijote”yi Vladimir Nabokov’dan öğrenmek istemez? Siyah rengin de bir tarihi, hikayesi olduğunu öğrenmek kime ilginç gelmez? Peki sanatçıların günlük çalışma, üretme ritüellerini öğrenmek ya da W.G. Sebald’ın ölümünden sonra yayınlanan başyapıtını okumak? Başka kitaplar da var listemde… Mesela Ahmet Sami’nin ödüllü tiyatro oyunundan romana dönüşen eseri… Kevin Wilson’dan dünyanın merkezine kazılan tünelde yaşananlar… […]

Read More

Çocuk kitaplarının renkli yaratıcısı Deniz Üçbaşaran: “Önce hikâye…”

Deniz Üçbaşaran’ın çizimlerini uzun süredir takip ediyordum. Hem arkadaşım Arslan Sayman’ın neredeyse bütün kitaplarını resimlediği için hem de minimal çizgilerle dünya tatlısı, üstelik yaşayan karakterler yaratabildiğinden. Dolayısıyla bu röportaj da epey bir süredir aklımdaydı. İşte Deniz’in çocuk kitaplarına ve renklere dair anlattıkları… Deniz Üçbaşaran “Yaratıcılık, güzel tesadüfler, aniden ortaya çıkan fikirler ve ortak heyecanlarla gelişiyor” […]

Read More

İnci Aral’dan “Nar Ağrısı” sorusu: AŞK ÖLÜYOR MU?

Yolculuklar sadece uzak diyarlara yapılmaz; insan geçmişindeki anları, kafasını kurcalayan soruları, okuduğu kitapları ve şahit olduğu irili ufaklı hadiseleri de ziyaret edebilir… Bu öteki yolculuklardan geriye zihinde varlığını, canlılığını hep sürdürecek olan soyut fotoğraflar, yani anlar kalır. İşte İnci Aral, yeni kitabı “Kan Günleri ve Nar Ağrısı”nda bu soyut fotoğrafları kelimelere döküyor. Şöyle de denebilir: […]

Read More

İnci Aral röportajı: “Kan Günleri ve Nar Ağrısı”

İnci Aral yeni kitabı “Kan Günleri ve Nar Ağrısı”ndaki yazılarıyla bir ülkenin haritasını çıkarıyor ve önümüze vicdan, adalet, sanat-edebiyat, doğa ve insan resimleri bırakıyor. İnci Aral’la Tolga Meriç konuştu… Gülenay Börekçi İnci Aral’dan “Nar Ağrısı” sorusu: AŞK ÖLÜYOR MU? Tolga Meriç’ten İnci Aral röportajı “Bir dönemin acısını, ağrısını hatırlamak ve nelerden geçtiğimizi görmek için…” Roman, […]

Read More

Rafik Schami: “Söz özgür olmazsa yitip gideriz”

Rafik Schami Suriye’den çıkan en ünlü yazar, ayrıca günümüz Alman edebiyatının en parlak, en üretken isimlerinden biri. Hikayesi şöyle: Yıllar önce, 1970’te, siyasi baskılardan dolayı ülkesini terk ederek Almanya’ya yerleşiyor. Kimya ve matematik öğrenimi görmesine rağmen yolunu edebiyat olarak belirliyor ve yazdığı kitaplar 30’a yakın dile çevriliyor. (Bizde Kabalcı, Evrensel ve Kırmızı Kedi Yayınları’ndan çıkmış.) […]

Read More

Muriel Barbery: “Bahçemden topladığım kabak ve pancarlarla leziz çorbalar yapmak gurur veriyor”

“Kirpinin Zarafeti” adlı romanıyla keşfettiğimiz Fransız edebiyatçı Muriel Barbery, Kırmızı Kedi Yayınları’ndan çıkan “Gurmenin Son Yemeği” adlı romanında Marcel Proust’un adımlarını takip ederek yiyeceklerin peşinde hazza dair bir yolculuğa çıkıyor. Bu yolculukta hem dünyanın kendi çevresinde döndüğünü sanan bir yemek eleştirmeninin ehlileşme sürecini anlatıyor hem de ekmekten dondurmaya birçok lezzetin hayatımızdaki yerini araştırıyor. Bu lezzetlerden […]

Read More

Tevfik Uyar: Pardon, siz hâlâ astrolojiye inanıyor musunuz?

Önce itiraflar: Geçmişte astroloji yazarlığı yapmış, hatta bir de astroloji dergisi çıkarmışlığım var. Şöyle ki… Gazetecilikte ilk işim Vizyon dergisindeydi. Galiba 1989’da, stajyer olarak girmiştim. Benden iki şey bekleniyordu; yayın yönetmeninin röportaj kasetlerini deşifre edecek, bir de astroloji sayfasını canımın istediği gibi dolduracaktım. “Nasıl olur, hık mık” diyecek oldum, dinlemediler. Her stajyerin bildiği gibi dergilerde […]

Read More

“O sabah Mona Lisa bana pek de güzel görünmedi!”

81 yaşında olmasına rağmen hâlâ çok ama çok seksi görünen Sophia Loren’in otobiyografisini, “Dün, Bügün, Yarın: Bütün Hayatım” adıyla Kırmızı Kedi Yayınları bastı. İtalyan Sineması’nın efsane yıldızı ve bana göre bu dünyanın gelmiş geçmiş en güzel iki üç kadınından biri olan Sophia Loren’in kitabında karşımıza cazibesine ve şöhretine rağmen şaşırtıcı derecede ürkek bir kadın çıkıyor. […]

Read More

“Şaire ölmek yaraşır” demişsin Ahmet Erhan, ama işte şairler ölmüyor!

Feyzanur Yılmaz henüz 17 yaşında ve üniversite sınavlarına hazırlanıyor. Bu yazıyı ondan Egoist Okur’a gönderdiği bir Ahmet Erhan yorumunu okuyunca istedim. Hiç tanımadığım birinden yazı istemem onu şaşırttı ama hemen o gece yazıp gönderdi de… Çok içten bir dille kaleme alınmış yazısından açıkçası etkilendim; bazı satırları gülümseyerek, bazı satırları gözlerim dolu dolu okudum, siz de […]

Read More

Bir deli dahi, bir şair ve iki şahane film karakteri

Ilsa ile Rick, yani şu meşhur “Casablanca” filminin kederli ve cazibeli âşıkları yeniden çıkıyor karşımıza… Bir Emily Dickinson cildinin gizlediklerini keşfediyoruz… Amber’in Zaman Kapsülü’nde geçmişini geleceğe taşıyanların öyküsünü dinliyoruz… Kıvrım kıvrım ince bıyıklarıyla  bir çocuk kitabının sayfalarında boy gösteren egzantrik dâhi Salvador Dali’yi selamlıyoruz… Hayaltoplayan’la hayalî maceralara çıkıyoruz… Güzel güzel eğleniyor, güzel güzel hüzünleniyor, çocuklar için hazine değerinde […]

Read More

UYKUSUZLAR: “Geceye açılmış öfke, üzgün bir gölgeyim”

“Yarım uykuların iç çekişiyim. Geceye açılmış bir öfke, üzgün bir gölgeyim. Baştan ayağa özlem, dağınık bir taslak, derli toplu tutkuyum. Kış kaldırımlarında kasımpatılar durgun, bulutlar soğuk. Saçlarım daha kara. Bende birikenleri nasıl anlatsam sana?” “Sonraki salı, iyiyiz diye bağıracağız oysa birbirimize, ellerimizi ayıran camın ardından. Uzak, tedirgin, yabancı. Susup kalmayalım diye iyiyim, biz iyiyiz, diye […]

Read More

“İpin ucunu kaçırmışlara neden bakayım? Ben hâlâ tutmaya çalışıyorum o ipi.”

Bedenimizde neremizi seviyoruz ve neremizi sevmiyoruz, neden? Oya Baydar’ın kitabını okurken zihnime takılan sorudan sonra birkaç kadın yazara bedenlerine dair takıntılarını sordum. Beğenmedikleri ya da tam tersi, onlara gurur veren fiziksel özelliklerini… Her zaman incecik ve çok güzel bir kadın olan İnci Aral, arkadaşım Tolga Meriç’in yaptığı uzun söyleşiden oluşan anı kitabı “Unutmak”ta her zamanki gibi […]

Read More

Sylvia Plath soruyor: Şiir kibirli bir sanat mıdır?

Sylvia Plath Kırmızı Kedi Yayınları’ndan çıkan “Johnny Panik ve Rüyaların Kutsal Kitabı”ndaki bu yazıda, romancıların yapabildiği bazı şeyleri bir şair olarak asla yapamayacağını anlatıyor. Mesela “Belki şiirin kibirli olduğunu ima ederek bazı şairleri kızdıracağım, şiirin her şeyi konu edebileceğini söyleyecekler bana” diyor ve ekliyor: “Ama asla bir şiire diş fırçasını dahil etmedim.” Tartışılabilir tabii ama ben […]

Read More