GRİNİN ELLİ TONU: Milyonlarca okur yanılıyor olabilir mi?

E. L. James’in yazdığı Grinin Elli Tonu (Fifty Shades of Grey), 2011 tarihli bir roman. Fakat bir yıl içinde ulaştığı okur sayısı inanılmaz. İngiltere’de “tüm zamanların en çok okunan romanı” ünvanını alarak Harry Potter serisinin ilk kitabını geçtiği için de, kırılması zor bir rekorun sahibi. Aşağıda dünyanın bu en çok kazanan yazarından minik bir yazma […]
Read MoreEce Dorsay’dan kırık kalplere şahane şarkılar

Ece Dorsay’ı biliyorsunuz. Yürek yakan bir müzisyendir. Dahası çocukluk kahramanım Atilla Dorsay’ın kızıdır. En önemlisi sevilesi bir insandır. İşin tuhafı, onunla henüz tanışmıyoruz. Yani birbirimizi hiç görmedik. Ama uzun süredir arkadaşız. İnternet üzerinden… Yakında nihayet görüşebileceğimizi hissediyorum. Egoist Okur için Ece’den de bir “Efkar Karması” istemezsem içim rahat etmezdi. İyi ki yapmışım. Öyle güzel şarkılar […]
Read MoreBİR ZAMANLAR İNTERNET: 19. yüzyılda chat yapmıyorlar mıydı sanki?

Güneşin altında ve internette gerçekten de yeni bir şey yok, her şeyin bir eski versiyonu aranırsa mutlaka bulunuyor. İnanmayacaksınız ama internetin kendisinin bile… Bir Zamanlar Dizisi BİR ZAMANLAR İNTERNET: 19. yüzyılda chat yapmıyorlar mıydı sanki? Bir Zamanlar Teknoloji bölümündeki yeni örnek, Tom Standage’ın The Victorian Internet adlı kitabından. Standage, 19. yüzyılın ikinci yarısında geliştirilen ve […]
Read MoreEfkâr Karması / Mehmet Said Aydın: Türküler Eylül’e yaraşır

“İçinde doğduğumuz ay ile aramızda hususi bir alaka oluyor sanki. Eylül, nereden bakarsak bakalım münbit bir ay; güz geliyor bir defa, yaz bitiyor. ‘Yazın bittiği her yerde söyleniyor’ sonra, Eylül’ün içinde yaşanan mezalimler akla geliyor, 80 yılı hiç unutulmuyor elbette. Ben de, o saçma günde, ama neyse ki aynı yıl değil, doğuyorum ‘uzak memleket’lerden birinde. […]
Read MoreAsrın gerzeği: Paulo Coelho, James Joyce’tan iyiymiş!

Nezaketsiz başlığım için kusura bakmayın ama kendimi tutamadım. Anlatayım… James Joyce’un Ulysses’i birçok eleştirmene ve okura göre, 20. yüzyılın en büyük başyapıtı. Kendi adıma hiçbir zaman baştan sona eksiksiz bir şekilde okuyamamış olmama rağmen romanı her elime aldığımda, şurasını burasını karıştırdığımda büyüleniyorum. Her sayfası ateşli, her sayfası oyuncaklı, her sayfası tatlı… Paulo Coelho’ya göreyse Ulysses, […]
Read MoreBİR ZAMANLAR QUORA: Gönül Abla’nın fena halde ciddi bir akademik versiyonu

Bir Zamanlar Teknoloji serisi daha ne kadar uzayabilirdi ki? Bir zamanlar Twitter dedik, Facebook dedik, Instagram dedik, Tumblr dedik… YouTube dedik… Şimdi de Quora çıktı başımıza. Güya yeni. Ama acaba gerçekten yeni mi? Bir Zamanlar Dizisi BİR ZAMANLAR QUORA: Gönül Abla’nın fena halde ciddi bir akademik versiyonu Facebook’tan ayrılan bir grubun kurduğu Quora, Türkiye’de henüz çok […]
Read MoreBİR ZAMANLAR iPAD: Gözde oyuncağınız 1968’de icat edilmiş olabilir mi?

Bir Zamanlar Teknoloji manyağı olduk hepimiz:) Geçenlerde bir blogda iPad‘in fikren aslında 1968’de, Arthur C. Clarke tarafından icat edildiğini okudum. Üşenmedim araştırdım. Clarke’ın ünlü romanı 2001 A Space Odyssey’deki ve tabii daha sonra Stanley Kubrick’in romandan uyarladığı filmdeki Newspad’ler eminim ilginizi çekecek. Bir Zamanlar Dizisi BİR ZAMANLAR iPAD: Gözde oyuncağınız 1968’de icat edilmiş olabilir mi? […]
Read MoreHakan Bıçakcı: Morrissey vokalinde bir yaz akşamı

“Konserde son olarak ‘Let Me Kiss You’yu çalan Morrissey, şarkının sonunda ‘kalbim sana açık’ sözleri eşliğinde gömleğini çıkarıp attı. Bu şarkıyı dinlerken Morrissey’in ‘gözlerini kapat ve (benim yerime) hayran olacağın birini düşün’ dediği yerde bir an gözlerimi kapatıp Morrissey’in sesinden daha güzel herhangi bir şey düşünmeye çalıştım; beceremedim.” Dün akşam Morrissey ikinci ve belki de […]
Read MoreGotik rock grubu Almôra, masal diyarından Egoist Okur için ayrıldı

Gotik rock grubu Almôra, masal diyarından Egoist Okur için ayrıldı. Tabii sadece tek gün, tek bir yazı için… Gates of Time, Kalihora’s Song, Shehrâzad, 1945 gibi albümleriyle tanıdığımız Almôra, besteci Soner Canözer’in tek başına yürüttüğü benzersiz bir proje. Canözer senfonik tabanlı müziğini epik, folk ve gotik temalarla işliyor. Üstelik gördüğü ilgi bu topraklarla sınırlı kalmıyor, Meksika […]
Read MoreJohnsonlar ve ötekiler

‘Antony’s Lonely Hearts Club Band’e eşlik edebildiğim için kendimi hafiflemiş hissediyor ve konserin başında kaybedip umudu kestiğim yüzüğümü konser bittiğinde yürürken yerde bulmamı kesinlikle hayra yoruyorum. Adları ne olursa olsun, gördüğüm ‘Johnson yüzleri’ beni mutlu ediyor. Bütün iyi insanları ailemden sayıyorum. Ailem kalabalık olsun, hayatım yalnız geçmesin istiyorum. Ve bol bol müzik dinliyorum. Johnsonlar ve […]
Read MoreTHE SECRET, 100 yıllık bir çocuk kitabından apartılmış

“Dünyanın başlangıcından bu yana harika şeyler keşfedildi. Son yüzyılda öncekilerden de hayret verici keşifler yapıldı. Yeni yüzyılda daha da hayret verici yüzlerce keşif yapılacak. (…) Son yüzyılda insanların keşfettiği yeni şeylerden biri de düşüncenin, saf düşüncenin elektrik bataryaları kadar güçlü olabileceği, bir insana gün ışığı kadar iyi gelebileceği ya da zarar verebileceğidir. Üzücü ve kötü […]
Read MoreHemingway, Faulkner, Adalet Ağaoğlu ve Tomris Uyar da reklam yıldızı olmuştu

Elif Şafak’ın bir kredi kartı reklamında oynaması hadise oldu. Sosyal medyada şaşıranlar, gözlerine inanamayanlar, şoke olanlar, öfkelenenler vardı… Oysa Şafak reklamda görünen ilk yazar değildi. Ne Türkiye’de, ne de dünyada… Hemingway, Emile Zola, Steinbeck, Faulkner içki, William S. Burroughs, Jack Kerouac kıyafet, Stephen King ve Kurt Vonnegut Jr. kredi kartı reklamlarında oynamışlardı. Tabii reklamlarda oynayan […]
Read MoreElif Bereketli: “Sonunda bu şarkıyı herkes sevsin!”

Sabit Fikir dergisinin yayın yönetmeni Elif Bereketli’yle pek az tanışıyoruz. Tanışıklığımız ara sıra telefonda sohbet edip birbirimize kahve içme sözü vermekten ibaret. Ama Egoist Okur’u sevdiğini biliyorum. Egoist Okur da onu seviyor. Elif’ten bir Efkar Karması, yani aşıkken dinlenecek hüzünlü şarkılar listesi isteyeli bir buçuk ay oluyor. Önce onun işleri vardı, erteleyip durduk. İş dediysem, […]
Read MoreMustafa Seven: “Bak, bir yaprak düşüyor en mahrem yerine…”

Yakın arkadaşım Mustafa Seven, bilirsiniz, müthiş bir fotoğrafçıdır. Instagram sayesinde onu artık neredeyse bütün dünya tanıdı. Ciddi bir hayran kitlesi var artık. Ama o bunu umursamadan hayatını eskisi gibi yarı bilge, yarı serseri olarak sürdürüyor. Ondan aylar önce istedim Egoist Okur için bir “Efkâr Karması” hazırlamasını. Vakit bulup ancak yaptı. Ara sıra DJ’lik yaparken ne […]
Read More