Peter Straub, yakın arkadaşı Stephen King’i anlatıyor
Stephen King’i severim, şefkatle karışık bir biçimde… Özellikle şimdilerde biraz küçümsediği ilk romanlarını kıyıp da kimselere veremem mesela. Peter Straub’a ise ise ne yazarsa yazsın hayranım. Gölgeler Diyarı, Koko, Hayalet Hikayesi, Gece Odasında günümüz korku romanının müthiş örnekleridir. Daha çok okunsun, keşfedilsin isterim. İki yazarın ortak özelliğiyse birlikte iki muazzam korku romanı kaleme almış olmalarıdır: […]
Read MoreHAMDİ KOÇ: “Bu ülkede pasta ideoloji bıçağıyla kesilir!”
Romancı Hamdi Koç’la Habertürk Gazetesinin Kitap Eki için bir söyleşi yapmıştık. Mühim şeyler konuşmuştuk ama ekin sınırlı sayfa sayısı yüzünden ne yazık ki tamamını yayınlayamamıştım. Çok uzundu. Kesmek gerekmişti. Yazık olmuştu! Sonbahar geldi ya, ben bugünlerde biraz içime kapandım o yüzden daha çok kitap okuyorum, daha çok dergi karıştırıyorum ve aklıma bazı soruların takılıp duruyor. […]
Read MorePaul Auster’dan şahane bir yeni yıl hediyesi
2011’e veda ederken Egoist Okur’un mesajı kısa: 2012’de hepinize sağlık, mutluluk, huzur ve aşk diliyorum. Yeni yıl sıkıntısız geçsin, bir de güzel kitaplarımız olsun, yeter… Tabii aranızda daha uzun, daha dolu dolu bir yeni yıl mesajı isteyenler olabileceğini de düşünmüyor değilim. Onlara da harikulade bir yeni yıl hikayesi yazan Paul Auster’a kulak vermelerini tavsiye ediyorum. […]
Read MoreBir grafik tasarımcının harikulâde ve sonsuz Finnegans Wake projesi
“Finnegans Wake edebiyat tarihinde büyük bir yazar tarafından yazılmış yapıtların en ihmal edilmiş olanı. Anlaşılır sebeplerle elbette… Zor bir roman değilmiş numarası yapmayacağım. Ama hatırı sayılır bir bölümü, Ulysses’ten daha zor değildir. Onu okumak, bir romanı anadilinizden daha az bildiğiniz bir dilde okumaya benzer… Su gibi akmaz, hep bir şeyleri çözmeye çalışırsınız. Hem bence bir […]
Read MoreMurat Menteş’le kibirli ve mıymıntı bir edebiyatın zararlı etkilerine dair
Ruhi Mücerret’te, epey kaotik ama rengarenk bir dünya çıkıyor karşımıza. Romanın tamamı, John Landis filmlerinin finalleri gibi cıvıl cıvıl… Tek başına okunduğunda da anlam ifade edecek bölümler, Ekşi Sözlük entry’leri misali başlıklar, yüksek dozda popüler kültür eleştirisi… Garip şahsiyetler; tarihten ve günümüzden isimler, olaylar, anekdotlar… Okurla sohbetler, ara sıra ona laf atmalar… Bir nevi fikir […]
Read MoreOrhan Pamuk: “Aşkın tarifinde, sebebini bilmemek de var”
Orhan Pamuk’la “Masumiyet Müzesi” röportajımız. Kitap çıktığında yapmıştık. Bugün Çukurcuma’daki müzede sergilenen eşyaları çıplak ve en gösterişsiz halleriyle ilk kez o sırada görmüştüm. O gün yazarın Cihangir’deki ofisinde konuştuklarımız elbette “Masumiyet Müzesi”yle sınırlı kalmamıştı. Bir baskı unsuru olarak cinselliği, ‘evliliği haklı çıkaran bir iksir’ olarak aşkı, yazarlığın iyileştirdiği yaraları, çalışmakla geçirilen yıllar yüzünden kaçırdıklarını, mesela […]
Read MoreOrhan Pamuk: “Kendimi hep bir günahkâr olarak gördüm”
İlkler mühimdir. Ben ilk röportajımı Orhan Pamuk’la yapmıştım. Yıl 1994… Yazarın en sevdiğim iki romanından biri olan “Yeni Hayat” henüz çıkmamış. Anlattığına göre, aslında uzun süredir başka bir romanla meşgulmüş. Üzerinde çok çalışmış; defalarca başlamış, bozmuş, değiştirmiş, sonra da hepsini bir kenara bırakıp “Yeni Hayat”ı yazmış. Defterlerini, taslaklarını gösteriyor, bir de yazmayı terk ettiği zamanlarda […]
Read MoreMurathan Mungan: “Sol hülyaları olan bir yazarın ütopyasını yazdım”
“Hayatınızdan şiiri söküp attıysanız, ondan vaçgeçtiyseniz, sadece arızalı zamanlarınızda yardım almak için başvurduğunuz bir yalancı ilaç haline gelir şiir. Aşıksınızdır, ana baba hasreti çekiyorsunuzdur, gurbette kaybolmuşsunuzdur… Acınızı kışkırtmak yahut yatıştırmak için şiire başvurabilirsiniz o zaman, diğer zamanlarda unutmak üzere… Böyle olunca da, gündelik hayatta şiire duyduğunuz ihtiyacı görmezden gelirsiniz. Şairin romanı, sadece edebi bir tür […]
Read MoreGöktuğ Canbaba: “Sevdiğin insanın cini mutlu mu, hiç sordun mu?”
Acayip isimli bir roman: İşeyen Atmaca. Yayın yönetmenliğini Altay Öktem’in yaptığı Marjinal Kitaplar’dan çıktı. Yazarı fotoğrafçı, seyyah ve maceracı Göktuğ Canbaba. Amerika’nın uçsuz bucaksız bozkırlarında geçen bir hikaye anlatıyor. Okurken güneş tam tepemize vuruyormuş hissine kapılıyor insan. Karakterleri arasında Jane, Gülümseyen Baykuş ve Marilyn Monroe ve bilumum başka tuhaf insan var. Bir de tabii ilerleyen […]
Read MoreTUNA KİREMİTÇİ: “Yetişkinlerin de bakir gözlere ihtiyacı var”
Biliyorsunuz, Tuna Kiremitçi’nin yeni romanı Gönül Meselesi birkaç ay önce yayınlandı. Ve hemen ardından çocuklar için yazdığı masal kitabı da çıktı. Hayır, arkadaşım diye söylemiyorum ama arka arkaya iki kitap yayınladığına göre Tuna’nın verimli bir yazar olduğu kesin. Lakin bu iki kitap arasında bence dikkat çekici bir bağ da var. Şöyle ki… Gönül Meselesi, laik […]
Read More