Egoist okur

PATİKALAR ÜZERİNE: Yeryüzünün bağlantıları

Yürümek herkese iyi gelir. Fiziksel olarak bizi daha sağlıklı yaptığı yetmiyormuş gibi zihnimizi sakinleştirmek, düşüncelerimizi berraklaştırmak için de mükemmel bir araçtır. Kanıt isteyenler en yaratıcı fikirlerini yürürken bulduklarını söyleyen Nietzsche, Kant ve Rousseau gibi düşünürlere başvursun. Yahut Robert Moor’un Patikalar Üzerine adlı kitabını okusun.

Patikalar Üzerine: Bir Keşif
Umay Ana, nasıl Al Karısı oldu?

Patikalar Üzerine: Bağlantı hikâyeleri

Gazeteci Robert Moor’un yazdığı Patikalar Üzerine: Bir Keşif, sadece bir doğa yürüyüşü kitabı değil; hayatta izlediğimiz yolları ve yaptığımız seçimleri irdeleyen bir felsefi okuma deneyimi aynı zamanda.

Yazarın kişisel yolculuğuna tanıklık etmemizi de sağlayan kitaba göre patikalar, hayatın birer metaforu… Okurken hem onların doğal, kültürel ve felsefi önemini keşfediyoruz hem de nasıl oluştuklarını, hangi gelişim süreçlerini izleyerek günümüze kadar geldiklerini ve insan düşüncesiyle davranışlarını nasıl etkilediklerini öğreniyoruz.

“Seni o yere tekrar bağlayacak ve onu senin kılacak bir hikâye her zaman vardır,” diyen Moor’un anlatısındaki en dikkat çekici unsur, ele aldığı konunun genişliği. Neticede incelemesini, Appalachian Yolu gibi fiziksel patikalarla sınırlamıyor, tam aksine okuyucuyu patikaların çağlar boyunca nasıl çalıştığına dair kapsamlı bir keşfe çıkarıyor. Onunla birlikte biz de mikroskobik organizmalara, karıncaların feromon yollarına, fillerin yürürken arkalarında bıraktıkları izlere ve antik çağ insanlarının yazılı tarihten önce oluşturdukları patikalara bakıyoruz. Feromonlar aracılığıyla karmaşık yollar oluşturan karıncalar, yiyecek kaynağı bulduklarında ona giden yolu işaretleyerek diğer karıncaların da bulmasını sağlıyorlar mesela. Moor’a göre bu doğal yollar, insan otoyollarına hatta internet gibi iletişim ağlarına çok benziyor. Fillerin, aynı rotaları kuşaklar boyunca takip ederek oluşturdukları patikalarsa, doğanın içindeki bilgeliği ve hafızayı temsil ediyor.

Öte yandan patikalar sadece fiziksel birer rota değiller. Onların dünyayı anlamamıza yarayan birer mekanizma olduklarını da unutmayalım. En basitinden, erken insan topluluklarının hayatta kalması açısından büyük önem taşıyan tarih öncesi patikaların, insanların sadece fiziksel coğrafyada değil, sosyal ve kültürel hayatta da yol almalarına yardımcı olduğunu, böylece insanlığın ilerlemesinde vazgeçilmez araçlar haline geldiklerini öğrenmek nefes kesici. Daha da nefes kesici olansa şu: Bazıları yiyecek kaynaklarına ulaşmayı hedefleyen karıncalar, bazıları ormanlarda dolaşan geyikler, bazıları da ticaret yolları oluşturma hedefindeki insanlar tarafından oluşturulsa da, ortak bir ihtiyaca dayanan bu patikaların her biri kolektif bir çabanın ürünü.

Robert Moor için seyahat yürürken içe bakma, kendini keşfetme, başarıyı tatma, başarısızlığı kabullenme, kısacası paha biçilmez bir öğrenme ve büyüme süreci. Bu sürecin ayrıntılarını okumak çok zevkli.

Öte yandan patikalar olmadan hiçbir seyahati tamamlayamayacağımızı bilmemiz de şart. Onlar bizim için birer rehber aslında. Başkalarının daha önce nereye gittiklerini göstererek bize güvenli rotalar çiziyorlar. Şu da var: Bir patikayı takip etmek karar vermeyi gerektiriyor, kabul ama ondan sapmak ve bambaşka bir rotayı izlemek kişinin keşif arzusuna, maceracılığına, yeniliğe açık oluşuna işaret ediyor ve bu da ayrıca çok kıymetli.

Gülenay Börekçi

Subscribe
Notify of

0 Comments
oldest
newest most voted
Inline Feedbacks
View all comments