Nedir bu Kafkaesk porno dedikleri?
Posted by gülenay börekçi on February 7, 2011 · 1 Comment
Kimsenin bir şey dediği yok tabii, bunu ben uydurdum.
Nereden çıktı? Şuradan…
“Seninle seks yapmak, Kafkaesk bir deneyim” diyordu “Annie Hall” filminde Diane Keaton, Woody Allen’a… Filmdeki seksin neye benzediğini görmüştük. Pek bi’ şeye benzemiyordu. Yine de ‘Kafkaesk seks’ nedir diye merak etmiştik. “Pek bi’ şeye benzemeyen seks” olamazdı. Neydi peki, neydi?
Kafkaesk Porno
“Dönüşüm”, “Dava”, “Şato” gibi romanların yaratıcısı Franz Kafka’nın yıllardır British Library’de korunan porno arşivi nihayet gün ışığına çıkmış. Yani bir kısım akademisyenin yarı-aziz imajı biçtiği bu adamın insan olduğunu, ‘ayıp şeyler de yapabildiğini’ öğrenip kendi insanlığımızı hoş görmeye başlayabilecekmişiz. (Ben James Joyce’un karısına yazdığı mektupları bile okudum, dolayısıyla insanlığımı çoktan hoş görmeye başladım.)
Kafka uzmanı James Hawkes’a bakılırsa yazar, annesiyle babasının evindeki tavan arasında duran bir sandıkta sakladığı porno fotoğraflara sadece tatil günlerinde göz atıyormuş. (İnsanlık hali, göz atmaktan başka şeyler de yapıyor olmalı.) Güneşli bir günde deniz kıyısında çekilmiş gayet ‘yaramaz’ şeylermiş bunlar. “Hepsi de şüpheye yer bırakmayacak biçimde pornografik” diyor Hawkes, “Saf ve katıksız porno. Bazıları tatlı, bazılarıysa karanlık ve nahoş…”
Öte yandan porno var, porno var… ‘Why You Should Read Kafka Before You Waste Your Life’ (Hayatınızı Boşa Harcamadan Önce Niçin Kafka Okumalısınız?) adlı kitabın yazarı Hawkes abartıyor olabilir mi? Bana sormayın! Bu konuda güvenilir kaynak sayılmam, Kafka’yı defalarca okuduğum halde hayatımı savurganca harcamaya devam ediyorum…
Fotoğraflar kitap olarak da basılacakmış. Kafka ve seks hakkında bilmek isteyip de sormaya cesaret edemediğimiz her sorunun cevabını o zaman alabilecekmişiz. Şimdiyse sadece hayal gücümüzü kullanabiliriz. Peki, Kafka’nın romanlarını yeniden okumak işe yarar mı? En iyisi bir bakalım…
Adam bir sabah uyandığında kocaman bir böceğe dönüştüğünü görüyor…
(Hmmm, boyut elbette mühimdir ve ‘kocaman’ kelimesinin başka yerlerde pekala vaatkâr çağrışımları olabilir ama elimi vicdanıma koyarsam, her okuyuşta kalbimi bir burgu gibi oyan ‘Dönüşüm’ seks konusunda büyük vaatler içermiyor.)
Adam, umutsuzca giriş kapısını bir türlü bulamadığı esrarengiz bir şatoya ulaşmaya çalışıyor…
(Aramak, bulmak, girmek, girememek, kaybolmak; bunlarda bir numara olabilir mi? I-ıh! Freud karanlık cinsel bağlantılar kurabilirdi belki ama matrak yanları da olan ‘Şato’nun sanırım seksle hiç alakası yok.)
Adam suç işlemediğinden kesinlikle emin olduğu halde tutuklanıyor ve kendini ne için savunmak zorunda olduğunu bile öğrenemeden, önce çırpınarak, sonra tevekkülle cezasını beklemeye başlıyor.
(Sado-Mazo vaziyetler? Boyun eğişle sonuçlanan isyanın hazzı? Bilemiyorum, mürekkep lekesi testi gibi oldu, bu neyin ‘Dava’sı, artık ben de anlayamıyorum. “Kafka’da seks yok” diye diye her yerde seks görmeye başlayacağım yakında.)
Bütün kahramanların erkek olduğunu fark ettiniz mi? Adamımızın ‘adamlarına’ bakın… Joseph K, sadece K ve Gregor Samsa… Sadece bunlar değil; Kafka hikâyelerinde bile kahramanların adlarını ya ses, ya da mana olarak kendi adından türetmiş…
(Bakın işte, bu konuda bana güvenebilirsiniz, kendine âşık kişiler kendine âşık olan diğerlerini tanır.)
Başta Milena olmak üzere, sayıları çok da fazla olmayan kadınlarına çile çektirip hazzı sadece fahişelerle yaşayan Kafka’nın seks hayatına dair bir şey öğrenmek için mektupları da yeterli olmuyor. Bulabildiğim tek şey şu: Yüksek bir libidosu varmış ve bunu bastırmak için elinden geleni yaparak kendini sürekli cezalandırmış.
Bir hikâyesinde iki elini birbiriyle çarpıştırıp aralarındaki iktidar savaşını izlerken, “Görevim hiç kolay değildi, ellerim avuçlarımın arasındaki karanlık bölgede gözlerimden kaçmaması gereken türlü çeşit hileye başvuruyordu” diyen Kafka için üzülebilirdim bile. Onu tanıma şansım olsaydı… Lakin egoist bir okur olduğum için, Kafka’nın şizoidliğinin, bir sürü ruhuyla tek bedende varolma savaşının kıymetini bilmeyi tercih ediyorum.
Başa dönersem; neymiş şu Kafkaesk pornografi?
Lekeleri titizlikle temizlenmiş birkaç sararmış fotoğraf…
Gülenay Börekçi
Bunlar da ilginizi çekebilir :
Okudum beğendim, güzel yazmışsın yine yazsan yine okurum ;)