Egoist okur

Temasın da hafızası vardır

Aşk Hikayesi romanının ilk cümlelerini getirdi Dilek Vidana Tavaşoğlu’nun bu yazısı aklıma. O cümleleri azıcık değiştirerek John Keats’i anlatabilirim gibi geldi bana. 25 yaşında ölüp giden bir genç adam için ne söyleyebilirsiniz? Olağanüstü yetenekli olduğunu, gelmiş geçmiş en büyük şairlerden biri olduğu halde, yaşarken ve yazarken asla övgülerle karşılaşmadığını, bir de şiiri, güzelliği, saflığı ve […]

Read More

O, yalnızlık değildi…

Tanrı kendi bilinmezliğini verdi insanlara. Bir yerlerine gömdü her şeyi. Biz bulunmaz, onulmaz ve yerine koyulmazları aradık durduk ama ben buldum Tanrı sustu. O, yalnızlık değildi… Saklanmış. Kimseciklerin bulmasını istemiyormuş. Önce yatağının yanındaki parkelerin bir kaçını sökmüş. Sonra biraz derinleştirmiş küçük bir kürekle. Çevresine bakınmış ve içindeki tüm hüznü oraya saklamış. Sonra düşünmüş: “Ama sızıntı […]

Read More

Ludmila Filipova: “Tuna’yla 09.09.2009’da tanıştık!”

Osman Sınav’ın Ludmila Filipova’nın bir romanını dizi haline getirdiğini öğrenince, zaman kaybetmeden Filipova’yla röportaj yapmak şart olmuştu. İlk romanı Aramızdaki Duvar nihayet Doğan Kitap’tan çıkınca, onunla birkaç ay önce yaptığımız bu röportajı Egoist Okur’a da almaya karar verdim. Ludmila romanlarını, Osman Sınav’a duyduğu hayranlığı ve elbette 9’ların bol olduğu uğurlu bir tarihte, 09.09.2009’da tanıştığı ve […]

Read More

Başıboş her şey sonunda

Bu gidişle ben… O kurduğumuz şehirler gibi… Sövmesini beceremeyen acemi çocukların kaskatı dudakları arasında… Yepyeni bir kırılganlığın, camdan bir duvarın arkasında yaşadığımız tesadüfün sonrasında… İyice biliyorum ki artık uyusam da hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Başıboş her şey sonunda “Halbuki korkulacak hiçbir şey yoktu ortalıkta Her şey naylondandı o kadar” * Neyi söylesem bir sonrakinden […]

Read More

Benim de nedenlerim var!

Bir pazar sabahı, önce kulaklarımı tıkadım sonra telefonumu kapattım ve eşiğinden nasıl adım attığımı hatırlamamak için evin üzerini örtüp, hızla dışarı fırladım. Benim de nedenlerim var! Bir pazar sabahı, önce kulaklarımı tıkadım sonra telefonumu kapattım ve eşiğinden nasıl adım attığımı hatırlamamak için evin üzerini örtüp, hızla dışarı fırladım. Pazar sabahının kendine ait sesleri olurdu eskiden. […]

Read More

Melida Tüzünoğlu: “Islıkla çalınan bir melodi gibi, dalgacı ve hüzünlü…”

Melida Tüzünoğlu, ilk kitabı Ambulansla Dünya Turu’nu yazmaktan çok yayınlatmaya vakit harcamış ve yayınevi bulmakta epey zorlanmış. “Avangard metinlere inanmayan, cesarete ve tutkuya yüz vermeyen, risk almayan yayınevlerinin aksine” sonunda romanı basmayı April Yayınları kabul etmiş. Büyük bir heyecanla… Üstelik hiçbir zaman bir “çok satan” olamayacağını bile bile… Bana gelince; ben romanı okumakta bir parça […]

Read More

Shakespeare’in Juliet’ine mektup yazmak ister miydiniz?

Shakespeare’in Romeo ve Juliet’i birbirlerine kavuşamadan göçüp gitti bu dünyadan. Lakin aşk dendi mi hâlâ akla onlar geliyor… Haklarında kitaplar yazılıyor, filmleri çekiliyor, üzerlerine kuramlar geliştiriliyor; hayal dünyasından geldikleri halde gerçekmiş kadar canlı bir biçimde aramızda varlıklarını sürdürüyorlar. Hatta dünyanın dört bir yanından bazı aşıklar, Juliet’in doğup büyüdüğü rivayet edilen küçük İtalyan şehri Verona’ya yer yıl […]

Read More