GOLEM VE CİN: Aynı yarayla bağlananların hikâyesi
Helene Wecker‘in romanı Golem ve Cin‘i arkadaşım Aycan Aşkım Saroğlu yazdı. Hem de nasıl bir hararetle… Golem Yahudi kültüründen alınma kilden yapılma bir varlıktı, Cin ise Arap kültüründen gelen ve ateşten oluşmuş bir mahluk… Biri kadındı, öteki erkek… Kaderleri 1899 New York’unda Küçük Suriye Mahallesi’nde kesişiyordu. Sonrası soluk kesen, sarsıcı bir fantastik maceraydı; içinde tarih, […]
Read MoreUSTAM VE BEN: Yakılan tüm kitaplar adına bir ağıt
Aşağıda kitap kurdu ve editör arkadaşım Aycan Aşkım Saroğlu’nun Elif Şafak’ın yeni romanı Ustam ve Ben’le ilgili yazısı yer alıyor… Romandan bir bölüm okumak için… Arzın merkezine inşa edilen bir roman “Her adımda kendini inkar eden, her mahallede mizaç değiştiren, aynı anda hem nikbin hem bedbin” olan şehr-i İstanbul’da, tarihin en görkemli imparatorluk kesitlerinden Kanuni […]
Read MoreHuzurlarınızda Nicolai Hel
Trevanian’ın Şibumi’sini okuyup âşık olalı 20 yıl’ı geçti. Bu kitap hakkında daha önce defalarca yazdım. Trevanian’a ulaşmak için de bir ara, 90’ların başında epey bir uğraşmıştım da. İnsanın gerçek kimliğini bile bilmediği bir yazara ulaşması zor tabii, haliyle başaramadım. Derken ani bir kararla bütün Trevanian kitaplarını önüme alıp, yazarına dair bir ipucu bulabilir miyim diye […]
Read MoreK. Aycan Aşkım Saroğlu: “Okuduğum en seksi erkek İvan Karamazov’du”
Bir Dostoyevski kahramanı daha huzurlarınızda… Gazeteci-yazar arkadaşım Aycan Aşkım Saroğlu, en seksi bulduğu roman kahramanını yazmakta tereddüt etmeyenlerden. Cevabı hazırdı çünkü. Hem de 20 yaşından beri… “Perişandım. Nasıl da kurtarılmayı bekliyordu, bir kadın tarafından, benim tarafımdan… Şeytanla savaşır, o derin sancıları çekerken nasıl da şefkat uyandırıyordu… Nasıl da o güzel başını göğsüne yaslamak istiyordun… O […]
Read MoreAycan Aşkım Saroğlu’nun biberli, çikolatalı, dalgalı ve yaralayan şarkıları
“Kimi biberin en keskinini, çikolatanın acı olanını, denizin dalgalısını, şarkıların efkarlısını ve aşkın faça atanını sever. Bilir çünkü kalbin dilini ancak derin şarkıların konuşabildiğini…” Gazeteci ve yazar Aycan Aşkım Saroğlu bir keresinde bu şarkılardan bazılarını ayışığında sahilde gizlenmiş bir barda, Sundance’ta bizim için ve tanımadığımız türdeş ruhlar için çalmıştı. Bu gece Egoist Okur takipçileri için […]
Read MoreAşk ve tesadüf kuşları
Aşk varsa tesadüf kuşları devreye girer. İki varlık arasında büyük bir çekim, bir kader bağı varsa bütün evren harekete geçer. Milan Kundera “Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği”nde şöyle der: “Aşk devreye girince tesadüf kuşları dönmeye başlar” Aycan Aşkım Saroğlu’nun “aşk ve tesadüfler” güncelliğinde bir yazısı… Aşk ve tesadüf kuşları Aşıksınız. Ama tek söz edilmemiş daha. Dudaklarınız sonsuz […]
Read MoreKanuni’nin oyun arkadaşı Hürrem Sultan
Hepimiz kendi hayatlarımızın imparatorları, imparatoriçeleri, cariyeleri ve köleleriyiz… Eğilmez olduğumuz anlar olduğu kadar; diz çöktüğümüz anlar da bize ait. Sözlerimizle öldürebiliriz, tıpkı sessizliğimizle yapabildiğimiz gibi. Öyle kudretliyiz ki, gülüşümüzle bile bir başkasına hayat verebiliriz. Aşkın içinde kaybolurken köle, bir aşkı bitirirken efendiyiz. Bazen aşk için ölürüz, bazen aşk bizi öldürür… Kimileri için muhteşem imparator ya […]
Read More