Egoist okur

Hakan Bıçakcı’dan “Vokal Anestezi”

“Son yılların en etkileyici erkek vokallerinden bazıları. Boğucu, gösterişsiz, çıkışsız… Bir nevi Joy Division ekolü… Bu adamlar işi sesi güzel olmanın, iyi şarkı söylemenin ötesine götürmüşler bence. O sesleri nerelerinden nasıl çıkarıyorlar aklım almıyor. ‘Onlardaki ses teliyse bendeki ne?’ diye de düşünmeden edemiyorum.” Romantik Korku, Rüya Günlüğü, Boş Zaman, Bir Yaz Gecesi Kâbusu, Apartman Boşluğu, […]

Read More

Simon Garfield’dan şahane kitap: “Tam Benim Tipim”

Bugünlerde Calibri adını çok duyuyoruz. Calibri dünyanın en çok kullanılan yazı fontu. Bizim hayatımıza girme sebebiyse Balyoz Davası. İyi ama bir yazı fontu böylesine kapsamlı bir davanın seyrini değiştirebilir mi? “Nedir bu Calibri’nin aslı astarı” diye merak etmek bizim de hakkımız değil mi? Balyoz Davası’nın seyrini bir yazı fontu mu değiştirecek? Bugünlerde hayatımıza Calibri denen […]

Read More

BİR ZAMANLAR TUMBLR: Herkesin bir “harikalar odası” olmalı

Çok eski yılların Tumblr’ı ya da dünyanın bütün diyarlarından toplanmış harikalarla dolu odalar… Bir Zamanlar Dizisi BİR ZAMANLAR TUMBLR: Herkesin bir “harikalar odası” olmalı Çok eskiden, Rönesans Avrupa’sında da insanların birer Tumblr’ları, daha doğrusu, gördükleri ilginç nesneleri, tuhaf şeyleri, sanat eserlerini yahut ne kadar bilgili olduklarını, ne kadar gezip dolaştıklarını gösterecek birer Wunderkammer’leri (harikalar odası) […]

Read More

BİR ZAMANLAR FACEBOOK: 300 yıl öncesinin bağımsız iletişim ağı

İnternet sitesi Metafilter‘a göre, Facebook’tan önce içeriği değilse bile işleyişi ona çok benzeyen The Republic of Letters vardı. Bir Zamanlar Dizisi BİR ZAMANLAR FACEBOOK: 300 yıl öncesinin bağımsız iletişim ağı 17. yüzyılda entelektüellerin oluşturduğu kalabalık ve karışık bir ağ olan The Republic of Letters, coğrafi sınırları ve dil farklılıklarını aşarak Aydınlanma Çağı’nın en önemli fikir adamlarını […]

Read More

BİR ZAMANLAR YOUTUBE: 19. yüzyılda çekilen komik kısa filmler

Maru the Cat tarzı saçma ama çok eğlenceli kısa filmleri seyredebileceğiniz en iyi yer neresi? YouTube mu? Eh, elbette. YouTube, zamanımızın sosyal medya fenomenlerinin neredeyse en önemlisi. Ama aslında o bile yeni sayılmaz. Güneşin altında yeni bir şey olmadığını ve Twitter, Facebook, YouTube gibi sosyal medya araçlarının aslında hiç de yeni sayılamayacağını çeşitli vesilelerle yazdım, okudunuz. O halde […]

Read More

BİR ZAMANLAR TWITTER: 100 yıl önce Paris’te yazılan üç satırlık tweetler

Güneşin altında belki de gerçekten yeni bir şey yoktur! Bugün okuduğum bir haber, Twitter, Facebook, Quora, YouTube ve Tumblr gibi sosyal medya araçlarının aslında hiç de yeni olmadığını, bazılarının kökeninin çok çok eskilere dayandığını bana hatırlattı. Mesela gündelik meşguliyetimiz olan tweetler, bundan tam 100 yıl önce, Rimbaud ve Joyce gibi edebiyat dehalarını keşfeden anarşist sanat […]

Read More

KÜRK MANTOLU MADONNA hâlâ en çok filme çekilmek istenen roman

Sabahattin Ali’yi daha çok, popüler şarkılara dönüşen şiirlerinden ve filme çekilen eserlerinden tanıyoruz. Bir de en çok filme çekilmesi istenen romanın, Kürk Mantolu Madonna’nın yazarı olması vesilesiyle… Öldürülmesinin üstündeki sis perdesiyle siyasi tarihimiz açısından da önemli bir isim Sabahattin Ali. ve işte onu daha yakından tanımak için iki fırsat: Kızı Filiz Ali’nin yazdığı Filiz Hiç […]

Read More

Murat Bardakçı Neslişah Sultan’ı anlatıyor: “O güzel, entelektüel, âlicenap Türk prensesi”

Sarayda başlayan bir hayat… Farklı ülkeler ve farklı zamanlarda bir değil, iki kez uğranan sürgün… Debdebe ve şâşaâ dolu günlerde mücevherlerin en parıltılısı, giyim-kuşamın en gözalıcısı… Sahip olunan tek elbise kullanılmayacak kadar eskiyince mektebe bile gidememek. Çok uzak ve yabancı bir memleketin first lady’liği… Askerî mahkemelerde çatık kaşlı hâkimlerin ürkütücü sorgu sualleri… Krallarla, siyasetçilerle, dünyaca […]

Read More

Yönetmen Spike Jonze, unutulmuş kitap kapaklarına hayat verdi

Her şey, John Malkovich olmak ve Vahşi Şeyler filmlerinin yönetmeni Spike Jonze, kitap kapaklarından esinlenerek tasarladığı işlemeli el çantalarıyla şöhret olan Olympia Le-Tan’la tanışıp ondan duvarına asmak için bir Gönülçelen işlemesi hazırlamasını istediğinde başladı. Tasarımcının, J.D. Salinger’ın yapıtının kapağını işlemek karşılığında istediği tek bir şey vardı: Birlikte bir film yapmaları. Yönetmen Spike Jonze, unutulmuş kitap kapaklarına […]

Read More

Melida Tüzünoğlu: “Breton’un NADJA’sı erotik ve komplike bir hayal gibi”

“En seksi roman kahramanı hangisi?” sorusuna Ambulansla Dünya Turu’nun yazarı Melida Tüzünoğlu’nun da bir cevabı var. Kısa ve net: Andre Breton’un Nadja’sı… Nadja’ya bir Dostoyevski karakteri ve Reşat Nuri Güntekin’in yarattığı çirkin ve son derece huysuz olan motosikletli adam eşlik ediyor… Gülenay Börekçi Melida Tüzünoğlu “Çünkü eldivenleri vardı Nadja’nın…” Tabii ki Nadja. Andre Breton’un Nadja’sı. Çünkü […]

Read More

Yazarların düş gördükleri, acı çektikleri, âşık oldukları ve uyandıkları o yer

Yazarların evleri, kütüphaneleri filan derken sıra onların en mahrem alanlarına, yatak odalarına geldi. Bu yakınlarda taşınacağım ya; o yüzden internetteki dekorasyon sitelerini gezip duruyorum. The Apartment Therapy’deki habere resmen bayıldım. En sevdiğim birkaç yazarın yatak odalarını görmek muhteşemdi. O odaların sevgili yazarlarımın âşık oldukları, hayal kurdukları, uyudukları, düş gördükleri, öfkelendikleri, belki ağladıkları, yaralarını iyileştirdikleri ve […]

Read More

Kafabindünya’dan farklı bir halet-i ruhiyenin şarkıları

Obi adını verdikleri ilk albümlerini yayınlayan Kafabindünya’yla ilgili her yazıda karşıma postrock ibaresi çıksa da, grup üyeleri sanırım yaptıkları müziğe etiket aramaya pek meraklı değiller. Ben de meraklı değilim. O yüzden müziklerini başka türlü tarif etmeyi deneyebilirim. Mesela parçalarının sözlere ihtiyaç duymaksızın uzayıp gittiğini söylerim. Halet-i ruhiyenizi karıştırdıklarını; kimi zaman yumuşacık bir dokunuşla kalbinizi okşarken […]

Read More

Nora Romi: “Bazı ilişkilerde ya zorbalığı seçersin, ya köleliği…”

Nora Romi, okuduğum en matrak yazılardan bir kısmının yazarı. No Name diye bi köşesi vardı eskiden, bir de kısacık yazılardan oluşan Sanırım Seninle Uzun Uzun Konuşmamız Gereken Şeyler Var Kürşat’cığım adlı kitabı… Köşesi ve o kitaptaki yazıları, özellikle de muhakkak tanışmak gereken biri olduğunu tahmin ettiğim annesine dair olanlar çok güzeldir. Sonra Nora evlendi, anne […]

Read More